koku

Ihlamur ağacı her zaman güzel kokmaz. Sinir de edebilir kış boyu içilirse; daha doğrusu "i-çe-ceeek-siin" zaptı raptı altında içiyorsanız, bahçeden yok olmasını istersiniz. Her kıvrımına bir balta vurasınız gelir.
Oğlumun gitarı ıhlamur ağacındanmış.Ne iyi.ne iyi.Kesmişler demek .Cilalamış,üzerine teller takmışlar filan.Kokmuyor da..Kesmişler demek..

_Anne, bak bu gitar ıhlamur ağacından. En hızlı büyüyen ağaç ıhlamur ağacı olduğundan, ucuz gitar üretilebiliyor bu ağaçtan. Ben şimdi yeni öğreniyorum ya, benim için idealmiş. Hem Steve Taylor gibi yapmadıkça 50 sene idare eder bu gitar beni.

_Vardı bizim bahçede de bi ıhlamur ağacı. Sen hiç yakından gördün mü?
_Hayır. Görmeli miyim?
_Yok.Şart değil.Belki merak edersin diye..
_Sana bişey çalayım mı bak şimdi kendim çıkardım bu melodiyi. Hem de notalarını bilmeden.
_yaprakları acayip kokar. Sonra toplarsın, kaynatırsın. Bazen sürekli zorla içtiğinden kimse yokken tekmelersin. bazan da kovuğuna sigara paketi saklarsın.
_Bak bakalım tanıdın mı bu melodiyi..trııı trıı trııı

_Ben kesmek isterdim hep..kesmişler demek.

_annee. Hadi ama bilirsin bunu. trııı trııı trıı.

_one more cup of coffee ye benziyor biraz..

_ne alaka anne yaaa.desert rose…offf anne ya .hiç müzik kulağı yok sen de de haaa…kime çektiysem ben..

_sıpaya bak ..bütün kromozomlarını tek başıma yaptım..kime çekicen.

_isa’yım o zaman ben.

_Teknoloji tasarım projen vardı ya ;ne yapacağını buldum ;ne icat edeceğini: "Güdümlü anne terliği "istiyorum senden ..madem "annenizin ihtiyacı olan, işini kolaylaştıracak bir icat" tasarlayacaksınız ,senden istediğim bu : "Güdümlü anne terliği..seri halde 60 tane fırlatsın.

...

Kesmişler demek. Yıllarca kesmek istemiştim bizim oralarda, bizim bahçedeyken. Şimdi şu sevdiğim müzik aleti için bile olsa kesilmiş olan ıhlamur ağacı için bile içim sızladı. ki kim bilir nerden. Hangi bahçede, hangi küçük kızın kâbusuydu.
üzerinde karıncaların yerçekimine karşı verdikleri kahramanca kurtuluş savaşına tanık olurdum."yukarı ,yukarı ve uzaaağaaa" komutuyla yukarı yukarı giderlerdi.haziran ve temmuzda kurutmaya başlayana kadar karınca mücadelesinde sevgili büyükbabam ve karınca kraliçesi arasında nesil koruma mücadelesi sürer giderdi.kraliçe karınca tarafından damızlık olarak ayrılan bir grup hızla toprağa doğru kaçarken diğer gönüllüler bu veliahtları korumak için göğüslerini siper eder ,Pehh ,ama zalim Hamit Bey elindeki fırçayı kireç dolu kovaya ağır çekimde daldırır ,hiç acımadan boydan boya sürerdi ağaca..ahhahaaahhhaaaaaaa gülümsemeleri eşliğinde zalim karısı Dilber Hanım balkondan olanları vicdanı sızlamadan izlerdi..

*****göğüslerini siper etmek konusunda rahmetlilerin bi hikâyesi vardı:
Ana fikri birden fazla olan bi hikâyeydi. Onları küçümsemek gerekirdi. Sonuçta çok çalışırlardı, koloniler halinde yaşarlardı, nesil devamı için çok şey yaparlardı. Masalda ağustos böceğinin ağzına tükürmüşlerdi, ama zalimce yaklaşımdı bence, dini ritüellerde kendilerine yer verilmiş özel hayvanlardı.

"İbrahim peygamberi ateşe atıyor Nemrut. Bu arada kargalar filan ağızlarında ateşe katkı koymak adına çalı çırpı toplayıp götürüyorlar. Karınca da avuçlarına ve ağzına su doldurmuş ateşi söndürmeye koşuyor. Karga dalga geçiyor:
_gak gak gakk gaaaaaaak:*çeviri:
"aha haaa haa sen şu kadarcık boyunlaa, şu ufacıklaığınla nemrutuuun koocaa ateşini söndürebileceğini mi sanıyorsun zavalllıı."
_ben de biliyorum söndüremez..ama hiç değilse safım belli olur!"

breeh breeh breehh. Bu hikâyeyi seviyorum. bi sürü dizide kullanılmış. Mesneviden bir hikaye tabi. Ama büyükbabam gibi anlatamaz kimse:)))*********

4 yorum:

özgün dedi ki...

Hani peynir ekmek ya da bir simitle de doyarsın; ama ev yapımı mantı üzerine sarımsaklı yoğurt ve tereyağı hem doyurur hem de yoktur tadı başka şeyde.
İşte öyle lezzetli oluyor yazdıklarını okumak sevgili penelope :)
şair olmuşum haberim yok :))

penelope dedi ki...

sen...sen...sen...şair oldun sen...:))))

çok teşekkür ederim nazik cümlelerin için...yüzüme yayıldı bi gülümseme şimdi..ama var yaaa..acıktım beee..

şafak dedi ki...

aslında bende
içecek olan öne konan o ıhlamurun kokusuna sinir olan guruptanım
bizim evde eskiden çok içlirdi
babam bildiğin ıhlamurkeşti
adam günde kaç kere kaç bardak içerdi bilmem
saymadım ama
o etrafa yayılan ve
herkesin
ohhh misss gibi : ) dediği
kokudan
hiç ama
hiç hazzetmezdim
ve zaten hiç bizaman da içmedim : )
neyseki artık onlarda içmiyolar yada ben
rastlamıyorum : )
ama görüntü olarak doğada
bence harika görünür ıhlamur ağaçları
severim
bi de iğde ağaçları var ıhlamur gibi
bahçem olsa illa bu ikisi orada olsun isterim : )
bizim buradaki dağlarda vardır ıhlamur
açınca oldukları bölge
kaynamışının tam aksine : )
nefis kokar ...
ve çıkıp çuvalla toplayanlar bile olur : )
ve oğluna bilgi notu
ıhlamur ağacı öyle aşırı hızlı büyümez diye biliyorum ben
ama
yanılıyoda olabilirim : )
sonuçta çok bilmiş bi çocua benziyo
ve öle demişse öledir gibi geliyo bana : )
ve karıncalar : )
çok izlemişliğim vardır ama
sen gibi genel sülalesini ve kolonisel yayılışlarını
falan analizden ziyade
ben o dağınık bi ip gibi
yola koyulduklarında
o guruptan ayrılanlara
ne bileyim bi dolusu bişi yüklenmiş taşırken
birinin sersem sersem gezinişine . )
yada aylaklık yapişına bakardım : )
ve yada inatla taşıyamıyacağı kadar ağır bişeyi
sırtlanan biri
iki üç adımda bir bi yere takılırken onun inadına bakar
yada arada
ahah az önce bi mucize oldu dedirticek
küçük yardımlar yapardım
ki harbiden benimde uzun uzun izlemişliğim vardır çocukkken : )
bu bi manyaklık işaretimi acep : )
keyifliydi
güzel yazıyosun sen
harbiden
anlattığın şeyleri dinlemeyi seviyorum
ki anlattığın şeyler
hani çok kişinin gözüne takılmıycak ama benim içinde geçmişe dair hoş ve önemli detaylar..
kayıtlara geçsin bikere daha : )
bide akşamı güzel olsun senin ...

penelope dedi ki...

manyaklık bünyeye ne zaman yerleşti ,hep var mıydı sonradan mı girdi? bilmiyorum ama bu sanırım oldum olası böyleydi...naaplaım..biz de böyleyiz.huni takmıyoruz sıradan oluyor ama görünmeyen bi pervaneyle dolanıyorum tepemde..frekanslar tutunca da aynı pervaneden kimselerin varlığından kaynaklanan sevinçle daha da daha da hızlı dönüyor pervane..beni uçurmasından da korkmuyorum ha..
ve yazdıklarını okurken titrdiği kadar gözbebeğimde bi bi bişiler,yorumu okurken de titredi..ki nadir titrer..
titretmesene ..
burda kaldığına gitmediğine çok sevindim ..yoksa kampanya başlatıcaktım ..şafaklar gitmesin."şafak göçüne son" gibi..
iyi ki varsın:))

BU BLOG ASLINDA;

biraz günlük ..çokça dün'lük ..ama hepten deli saçması..

sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.









penelope saklı sandık

herbişey

bi sonraki bölümde..

.