AYRILIK ZAMAZİNGOSU
anlatmış gene: penelope - 31 Ocak 2010 Pazar
Akşam ..yine akşam ..yine akşam...
Melankolik melankolik başladım yine :)
karnesinin havasını atan oğlumu Mersin'e tatile giden arkadaşımla gönderdim ben gidemezdim, işler yoğun. Arkadaşımın oğluyla "kanka" lar. bu kanka kelimesi de yani....oğlum söylerken bile "o ne bee " dedirtirken ,görüşmelerde bulunduğumuz "yüksek mercii" den bizi teftişle görevli H.Bey'in içeri her girişinde "naber kanka " demesi gözlerimi kocaman açıp kaşlarımı yukarı kaldırmama sebep oluyor:
_kanka????
_he ya kankaa..naber..naaaptın ,evrakları..sıkıntı çıkaracak mı dersin.
_altına imzanız gerek H.bey, sorumluluk sizin.
_eyvaaaahh..hııı.iiiyice inceleseydin o zaman kankaaa.benim gözümden kaçmış bişey olabilir mi?
_sizin gözünüzden kaçar mı H.beyy..aaa..(Hareketi gördünüz mü..nası takla attım ama:P)
................
Bir kaç gün yapayalnız kaldığımı hissettim. Sürekli telefonlarla onu sıkmaktan korktuğumdan iki telefondan sonra sadece arkadaşımı arayabildim:
_çaktırma benim aradığımı..durumlar nası? Bir sıkıntı var mı? Hava çarpmasın? Yalnız bırakma olur mu?
_penelopeee..defool ...
onla beraber büyüdüğümden anne oğul gibi değiliz.çok erken anne oldum söylemiştim ..söylemiş miydim? beraber büyüdük..hiç gülmeyen bir çocuktu:)))7 aylık olana kadar gülmedi sıpa.bebek gülmez mi ya..ki ben gülerim oysa..önünde yapmadığım şaklabanlık kalmazdı ama tepkisi sadece o koskocaman kara gözleriyle bana bakmak olurdu.şaşkın şaşkın."naaapıyooo acaba bu ..delii mi..annem deli mi yaniii " der gibi :))
çok erken yürüdü.çok erken konuştu..üstelik agu bugu da konuşmadı..yani su istediğinde brrr ,hrr,buuu ,cuuu gibi bişey demedi:) su ...ayakkabı..yemek..dolap..anne ..saat..
yani şöyle "hanimişş benim oğluuşuumm.aman da benim oğluşumda akkasını giymiş atta gdiyomuşuzz " maymunluğunu yapamadım içimde kaldı..
bizde: " hadi bakalım efe bey..ayakkabılarını giydin tamam ..şimdi elimden tut ..ve dışarı çıkalım..evvet.." gibi bir muamele nedeniyle galiba,üç yaşındayken hasta yattığımda yanıma gelip:
_istersen bi aferin al..diyen gırtlaklayasım gelen bi çocuktu:)
ama özlüyorum şimdi bee.onsuz hayat ne bileyim eksik..
anlamsız..eskiden olduğu kadar boş..
arada odasına uğruyorum bi.yatağına uzanıp düşünüyorum hayatımın bambaşka bir kesiti olduğunu..yani ondan önce ve ondan sonra olmak üzere iki farklı hayat yaşadım ,yaşıyorum.neresinden bakarsanız bakın ,verdiği sıkıntılara eşdeğer mutluluğu..ve neresinden tutarsanız tutun kişiden kişiye yada olgudan olguya değişebilecek bir konu da değil.kiralık hayatlar gibi yaşamak zorunda kalıyoruz bir süre .ve bir sürenin sonunda sıra “hadi artık kendi hayatımızı yaşayalım ‘a gelemiyor.kapılıp kalıyoruz.bunun böyle olmaması için elimden geleni yapacağım..
ve kendimi zapt edip aramayacağım daha fazla.ama bu onun odasında ve onun yatağında uzanmış yatarken onla ilgili anıları düşünmeyeceğim demek değil:))
.................
kendisi tarafından defalarca katledildiğim soru:
"ben nasıl doğdum anne"
"höönkk"
...bu soruyla karşılaşan bütün anneler için gelsin Kayahan’dan "Allah’ım neydi günahım.."
şu aptal dii ceey :)) girişinden dolayı üzgünüm. Ama o an, o soru insanı taklit yapmak zorunda dahi olmadan, orjınal bir aptal hissettiriyor. Bir an toparlamak istiyorsun, anında saniyeler içerisinde hayatın bir film gibi gözlerinin önünden geçiyor. Hızla anlatmak isterken, onun kafasında ve ruhunda oluşacak kara delikleri hesaba katmak zorunda kalıyorsun. Şimdi nasıl anlatsam da hem gerçek olsa hem onu üzmese hem beni yeniden yaralamasa... Daha küçükken o, sorduğu bu sorunun her seferinde muhteşem hikâyeler anlatırdım. Ama artık büyüdü ve en ufak tutarsızlığı fark edecek kadar akıllı maalesef. çok bilen çocukları sevmem hiç.ama bu çok biliyor:)))ama seviyorum nasıl olucak şimdi:)))
_annee ..daldın gene ..zor bi soru muydu? Çalışmadığın yerden mi sordum ehehehehe
_yoo..çalıştım .çalıştım da soruyu anlayamadım ..nası doğdum derken sanırım fiziksel olarak sormuyorsun dee mii?"
_anne yaaa."
_tamam ..şaka şaka ..zaten anlatamam ..büyüyünce öğrenirsin."
_biliyorum ben canııım"
_nerrden biliyorsun caaanıım."
_anne sağlık dersi diye bişey var değil mi?"
_sağlık dersinde bunu mu öğreniyorsunuz.sağlık dersinde grip,farenjit filan öğrenin oğlum..aksırdıktan sonra ellerimizi yıkayalım filan ..ne bileyim mendil kullan ,terli terli su içme gibi.."
_anne .."
_o suratındaki küçümseyen ifadeyi değiştirmezsen ,suratını değiştirmek zorunda kalabilirim ..bilemıyorum kendime bu konuda güvenmıyorum..yani şu suratı alıp bana şöyle sevimli küçük bi kız suratı yapabilir misiniz ,diye başvurabilirim heran .."
_yook anne küçümsemek değil.çok komiksin bazan .eee nasıl doğdum ben .."
_milyonlarca kere anlattım."
_hepsinde başka bişey anlattın anne.dosdoğru anlatsana."
....
_ hamilelik döneminde midem bulanmadı hiç..başım dönmedi.hatta biraz kilo almışsın dedi eş dost onun dışında fiziksel bir değişiklik de olmadı açıkçası.belki çok küçük olduğumdan farkedemedim de vücudumda neler oluyor neler bitiyor.tıp da okuyan arkadaşlarımın kobayı oldum zaten .ultrason öyle üç boyutlu değildi ,çıkan resimden bişey anlamıyordum da: "bu ne bee..çocuk mu şimdi buuu..neresi ne bunun..len ben gudubet filan doğurmayayım ha.."diyordum bak sen doğdun işte !!!
_anneeeee"
_tamam işte öyle..ha hamilelik sırasında canım accaip derece limon çekmişti bak..onu inkar edemem ..marketten 3-5 kilo limonu alıp televizyon karşısında portakal gibi soyup yediğimi bilirim kaç kez..
işte... sancım filan da olmadı ..hanii,filmlerde olur ..:)) anormaliz sen de ben de.."
_babam nerdeydi o zamanlar"
iç ses: s..tık....
_baban o zaman mesleğine yeni başlamıştı .biliyorsun okulumuz yeni bitmişti ,hatta benimki bitmemişti bile.çok yoğundu o vakitler."
_sevindi mi hamile olduğunu öğrenince."
_ooo ..uçtu resmen ..görmeliydin.."
(***** baban senin varlığınla korkmaya başladı birden ..hayat üzerine çökecek sandı ..hayatı mahvolmuş sandı.bir daha hiç birşeyimiz eskisi gibi olmayacak sandı.daha çok genç olduğumuu,yapmak istedikleri olduğunu,hayalleri olduğunu,beni çok sevdiğini ama buna hazır olmadığını...)
_evet görmeliydin..hemen adını düşündü..odanı nasıl yapacağımızı..neler alacağımızı planladı tabii."
_neden peki ben doğduktan hemen sonra boşandınız o halde.."
_bilmiyorum..eskisi kadar sevmıyorduk birbirimizi galiba.sevmeden bir arada yaşamak da zor oluyor inan bana .."
****bu kadar gerince o ,kendini hapsolmuş hissedince,azad ettik sevgiliyi:)
_doğduğun güne gelince..ağustos mevsimiydi..ne sıcaktı ne sıcaaak...çok duygusal zamanlardı.hemen hergün ağlıyordum zaten..işte o zmanlar hediye gibi geldin bana ..gece yarısından sonra sabah 01.30 gibi kasılmalar hissettim..ne olduğunu anlayamdım ..koştum mutfağa..sık sık yere çökmek zorunda kaldım tabii.hemen hazırlanıp hastaneye gitmem gerktiğini anladım .zaten çantam hazırdı.eşofmanları çektim bi ..çantamı aldım..araba kullanamayacak durumda olduğumdan bir arkadaşımı aradım hemen ."
_babam?"
****nası toparlayacaz şimdi..baban..ayrılmıştık bile...
_işte hastaneye gittik.3 arkadaşımın 3 de gelmişti:)) yolda daha sakindim. Evdeki kadar kasılmıyordu artık bacaklar:))devlet hastanesinde sancı odası diye bi kavramla karşılaştım o zaman. "Sancı odası" diye bi yer var. Dolmuş bir oda kadın, doğum sancılarının 3 dakika da bir gelmesini beklıyorlar. hani öyle seni hemen "açılın gebe var" modunda beklemiyor kimse.
_geç şurda bi yatak bul.ebeler uyuyorlar ..bu arada sancınızı çekin.sancı üç dakikaya inince haber verirsiniz ."
_Bakın, bişeyler ters gidiyor sanırım, ben tıp fakültesinde öğrenciyim, dedi arkadaşım. Bu böyle olmamalı, böyle değil. Bu kız doğuracak, bir yatağa almalısınız, açıklığı kontrol etmelisiniz, sancı sıklıklarını not almak zorundasınız. Herhangi bir sağlık sıkıntısı, tansiyonu şekeri var mı kontrol etmelisiniz. Bebek normal yollarla mı geliyor bir terslik var mı gözlem altına almalısınız. Neler oluyor burda?
_baksana ne çok biliyon sen. Doğurt arkadaşını işte. Hem erkeklerin burada beklemesi yasak. Sen aşağı in bakayım.
_ne alakası var ya..bizim doktorumuz var ..E. bey ..telefon ettik hastaneye gidin ben geliyorum dedi.
_hıı gelince bakar o zaman.
_tamam, canım sen git.
dedim arkadaşıma.."sen doktora ulaşmaya çalış.zaten geçti sancım filan yok gibi."
güvenlik zoruyla arkadaşlarımı alt kata indirdiler.sancı odasında kıvrım kıvrım kıvranan ,bağıran ,onca acı içinde küfreden kadınların arasında yatağın birine kıvrıldım.uçtu gitti sancım bi an..sonra beş dakika kadar sonra bir kez daha...:))
bu kez orda kalamazdım..kalktım,dışarı, koridora..koridorda yürümeye devam..kendime ve sana sürekli sakinleştirici şeyler söylüyordum..bakk..sen beni rahatlatırsan ben de seni rahat ettirirm ..şimdi beni çok yormazsan ben de sana gece yarısına kadar dolaşma izni verebilirim.araba kullanma izni,kız arkadaşı eve getirme izni.."
_bunu duyduğum iyi oldu?"
_dur bakalım..ama sözünü tutmadın sen..o yüzden unutt.."
_babam ne zaman geldi"
_baban..gelmiş ama içeri almamışlar.alt katta beklemiş."
****gelmedi
_bi anda sancım başladı..tırsarak ebelerin odasına gittim.doktor E.beyden ses de yok.kapıyı hızlı hızlı vurdum..gudubet karının biri çıktı geldi.
_çık şurdaki masaya...
ss kampı ..bileğime numara basacaklar diye bekledim..bekle biraz ..var daha ..in şimdi masadan...kabustu tekrar inmek..ve tam 9 saat boyunca sancı çektikten sonra..ve her seferinde öldüm sandım tabii....9 saat sonra evet..tamam yat bakalım ..bebek geliyor:)))))
_babam ..geldi mi peki.."
_yukarı birisinin girmesi yasaktı.refakatçi almıyorlarmış..Amerika mı sandın leenn burayı sen :))) şimdi değişmiş olmalı ama o zaman öyleydi..
******aşağıda bekleyen arkadaşlarımdan başka kimse yoktu..güvenlik görevlisini döven kankam :)) dışında tabii.o da artık karakola...
bundan daha fazla acı çekemem derken bir anda tüm ağrılarım kesildi..sanki buluttan bir yatağın üzerindeydim..her şey o kadar sakindi ki..ve güneş son çığlığımla beraber içime girmişti sanki..
_bak çok güzel bir oğlan bu..bana gösterdiklerinde ilk işim gözlerimi kocaman açıp senin suratıma şaşkınlıkla bakan gözlerini bulmak oldu..kucağıma vermediler ..sadece gösterip, bi beze sardılar.ilaçlamak ve temizlemek için götürdüler seni..saatlerce ağladım...arkadaşlarım yanıma geldiğinde ağlaşmışız beraber .ve sürekli "o benim bebeğiimm ,o benim bebeğiim " diyormuşum:)çok makara yaptılar sonra..
dünyanın en güzel şeyi bu bee.aslında şimdi yok ve özgürüm .kadınca hislerimin esiri olabilir,barda içebilir,gece geç gelebilir ,yakışıklı adamları kesebilirim filan:P
ama ......özledim bee.ukala da olsa..kendini bişi de sansa....ilerde tarantinonun tahtına adaysa da..benden daha zeki olduğu için sinir olsamda...
arayayım şu sıpayı bi...:)))
:::::::::::::::::::::::
foto: bilmiyorum ..netten bi yerden:)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
BU BLOG ASLINDA;
biraz günlük ..çokça dün'lük ..ama hepten deli saçması..
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
penelope saklı sandık
herbişey
bi sonraki bölümde..
.
12 yorum:
Okurken dedim ki; keşke olaydım yanında.
Her konu hakkında fikir yürütülür de "anne olmak" yaşamadan asla anlaşılamayacak birşey.
Bir yıllık anneyim daha eşimin sonsuz desteğine, annem, ablam, babam olmasına rağmen yanımda ağladığım, zorlandığım anlar çok oldu.
Bu durumda sana söylenecek tek şey "helal olsun be!" çok şanslı oğlun -gelinin için aynı şeyi diyemem :))- dünya yıkılsa da ayakta duracak bir annesi var...
Herşey gönlünce olsun...haketmişsin çünkü :)
:)))
heyy annee..ben büyüttüm darısı sana.ve biliyor musun çok özlüyorum bazan bir ,iki yaşlarındaki halini.lütfen çok öp,çok kokla ..bir süre sonra seni sadece koklarken bile ağlatabilecek o masum koku ,yerini deodrant,briyantin ,jölekokusuna bırakıyor ..banyo yapmasını beklıyorsun
"gell şu gıdıktan bi öpsün anne " diyorsuun
"işin yok mu senin anne yaa."diye kaççıyor ya da
"eğer bundan birine bahsedersen anne ...."diye kasıla kasıla öptürüyo:))))))))
desteğin için teşekkür ederim sana :)anne olmak kendini süper kahraman hissetmek için harika bir yol.
oğlum şanslı mı bilmem ama gelinim de şanslı inan :) ben çok erken kendi kanatlarıma sahip oldum ,bakma sıkıntılı da olsa faydasını gördüm.kanatlarının çıkmasını sabırsızlıkla bekleyen oğlumu günü gelince dalından itekleyebilirim..nereye giderse gitsin bir adım gerisinde ama dibinde değil:)))umarım çok şanslı olurlar senin de benim de oğullar..ve bütün çocuklar..
vayy beee tüylerim diken diken oldu..Seni çok tanımıyorum ama sanırım sen çok güçlü bir kadınsın. Benim henüz çocuğum yok olacak mı bilmiyorum da kendimi hazır da hissetmiyorum ki zaten. Ama herkes doğurmak zorunda değil bence. Anne olmak dünyanın en zor mesleği. Bir çocuğu büyütmek hele de tek başına mesleğin zor bir versiyonu.
anne olmyı planlamadığın sürece olma zaten ..yani eğer yeni evliysen "hadi evelendiiik ..ahanda çocukkk ..şuu gelin / damat...bunlar toruuuunnn...muhabbetini düşünmek bile bayıyorsa..ve yapacak çok şeyin olduğundan eminsen ..olma anne ..ne gereği var..ama olduktan sonra da hayatının boşa geçtiğini farkediyordun ..sanki dünyaya onun için gelmişsin aslında sen yokmuşsun ..senden daha içeri bi sen gibi..abartmadan tabii.
ve ...güçlü müyüm bilmem .ama mutluyum ..bakma "aahh ahh neler .çektim ben ahhh " değil yani..kendi seçimim ..çok mutluyum:)))zira başka türlü olsa bebeğimiz olacak ,beni yanlız bırakma ,deseydim bırakmazdı.ben " hoşçakal " dedim..pişman değilim :))))
hayatıma girenler bişeyler kkazandırı..gidişleri hiç birşey kaybettirmez:)sevgiler
vuuu.. yazılar birkimiş..
ne mutlu sana... bir çocuk dünyaya getirmek, anne-babalık etmek..... pek acayip şeyler...
buna programlanmışız... sıkıntıları her ne olursa olsun, karşılıksız taptıyor; güle oynaya peşinden koşuyorsun...
şükretmek lazım.. tez kavuşursunuz umarım..
sanırım duyulan aşk olmasa bez değiştirme olayı çocuğu çöpe bırakmak için yeterli tahrik edici unsur..:)))
"sayın hakim bıraktım ama o da ahanda bir kova dolusu etmiş..yani o bezi çıkaramazdım.."
"gereği düşünüldü ..sanık penelope nin ağır tahrik altında kalarak fiili gerçekleştirmesi sebebiyle beraatine ..."
kavuştuk bugün..geri mi gitse nee:)))
erkek çocukları çok zor..çççoooookkkk..nerelerdesin sen ..kış uykusu desek kapsamıyo ki seni de:)
:)
yoğun tempo... business... bloga bakmaya mecal/vakit kalmıyor kimi zaman..
ay çok alemsin penelope co :) hakkaten öküz nerdesin yorumlara dış dünyaya kapamışın kendini de nedir bu alıngan küskün tavrın bizi senden mahrum etme dostuuuuummm :))
bana aldırmayın olur mu takılın siz:))))ben şuraların tozunu alıp çıkcam hemen mercurynin heykeli varya sağda hemen ordayım bıyığına toz konmuş onu silicem.aldırmayın bana siz devam devam:)
homurdanan iç ses: haaahh..şimdi öküze bişey demek isteyenler yazarmış buraya..şarlarım valla:)))))
:))
aşkolsun penelope co ya :( merak etmiştim görünce burda öyle denk geldi sorayım dedim yoksa nerde görüp soracam merak işte
nesobaby
tamam tamam ..yoluna kurban olsun sayfam sor tabii..benimkisi kıskançlık işte hani hepimizde olur az çok :)))asılan suratından öpenzi..:))
penelope co :))))
öküz...gülme..:))))seviliyorsun ..şımarma bi de...
Yorum Gönder