-anne..
-oğlum
-nasılsın bakalım.
-iyiym bitaneciğim sen.
-iyi tatil iyi gidiyor.sen de gel.
-gelemem tatlım derginin yeni sayısı için makaleler resimler araştırıyorum.sen eğlenmene bak.
-çook sıcak anne be.
-yani sıcağın yerine gittiniz doğal yani :))
-annee.ruyamda gördüm seni.
-öyle mii.nasıl?
-senle her zaman yürüdüğümüz yolda yüryosun .birinin elinden tutmuşsun bu arada.birden karşına bi kedi çıkıyor.duman rengi.öfkeli .dişlerini çıkarmış.yanındaki onu kovalıyor.o da sıçrayıp ilerdeki bi çöp kutusunun üzerine çıkıyor.yeşil bi çöp kutusu .hani şu hastanediklerden.
-eeeee..
-sonra garip olan şey sıçrayıp kutunun üzerine çıkar çıkmaz kedi biraz daha büyüyor ve rengi de turuncu oluyor.sonra etraftakiler ona taş atmaya başlıyorlar.sen de yanındakinin elini bırakıp önlemeye çalışıyorsun insanları hayır bu kedi hasta diyorsun.atmayın bişey.sonra kediye dokunuyorsun bi anda kedii doğuruyor.hemde kendi kadar büyük ve bembeyaz uzun tüylerle kaplı bi kedi oluyor yavrusu.sonra gülümsemeye başlıyorsun yanındakine dönüp kurtuldu değil mi diyorsun .o da biz de kurtulduk diyor.
-yanımdaki kim acaba.
-alper abi ..
-!!!!!
anlatmış gene: penelope - 22 Temmuz 2010 Perşembe
entel dantel yazmışş..okudum beğendim ...iznini almadan koydum buraya.iznini alsam ne ki..burda anlattığı benim .beni anlattı diye izin mi alıcam..zaten deli o..akıl sağlığı yerinde olmdığı için cezai bi yaptırımı da olamaz.:P
ama öyle güzel yazmışki..bazı cümleleri ..onları ben yazmışım gibi geldi..paylaşmak istedim..sevdiğim ,içimden aynısı geçen cümleleri koyulaştırdım.affına mukabil tabi..
Nasılsın?
.
Nasıl mıyım? İyiyim galiba. Bu konu hakkında çok düşünmüyorum. Aslında hiçbir şey hakkında çok düşünmüyorum. Düşününce delirebilir insan. Akıl sağlığını korumak lazım, bunu biliyorum. Çalışıyorum işte. Çalışmaktan nefret ediyorum ama ne kadar çok çalışırsam o kadar uzaklaşıyorum. Uzak kalmak iyi. Yaklaşınca delirebilir insan. Ne diyorduk? Akıl sağlığını korumak lazım. Bazen paralel evrende yolculuğa çıkıyorum. Başka türlü olsaydı ne olurdu? Bir sürü alternatif var. Birkaç çocuk doğurmuş olabilirdim. Çoktan intihar etmiş olabilirdim. Alıp başımı gitmiş olabilirdim. Yapabilirdim. Yapmadım! Hiçbir kutsal amaç uğruna değil. Hani bazen bir film izlersiniz, çok saçmadır, çok abartılıdır, bu kadar da olmaz bariz taşak geçiyorlar dersiniz ama sonuna kadar beklemekten de geri duramazsınız ya, öyle işte. Bekliyorum. Yönetmenin bunu ilginç bir sona bağlamasını bekliyorum. Çok umudum yok. Yani muhtemelen bi sikime benzemeyecek. Ama umudumu tamamen kaybettiğimde de çıldıracak gibi oluyorum. Ne diyorduk? Akıl sağlığını korumak lazım. Genelde duruyorum. En çok duruyorum. Durabilmek önemli. Durabilmek mühim. Ve zor. Çünkü biliyorsunuz, içimde atlar var. Atlar durmayı bilmez. Duran atlara at denmez. Ama bunlar at ve kimse inkar edemez! Onu diyorum işte, akıl sağlığını korumak lazım. Ev güvenli. Ev, insan olmaya en çok yaklaştığım yer. Manzara güzel. Birkaç fotoğraf. Birkaç kitap. Ve saat hep 9.25! Çünkü zaman acayip. Nereye doğru gittiğini kimse izah edemez. Bir yere gittiğini kimse iddia edemez! Daha önce söylemiştim, kısa namlulu bir silah gibi. Ateş ediyor ama vurmuyor. Yalan! Bazen vuruyor ama hiç öldürmüyor! Yani akıl sağlığını korumak lazım. Dedi ki “Bir türlü alışamıyorum.” Dedim “Alışırsın.” Bunu dediğime hayret ettim. Demek ki ben alışmışım. Demek alışılacağına inanmışım. Yahut yalan söylüyorum. Bazı yalanlar hayatta tutuyor insanı. Hayatta kalmak şart! Çünkü akıl sağlığı… Malum, korumak lazım. Büyüdükçe ikna olmak güçleşiyor. Bir şeyler söylüyorlar. İçimden tekrar ediyorum. Çünkü artık iki kere söylenmeyen hiçbir şeye inanmıyorum. İkiden az söylediğim şeylere kimsenin inanmasını beklemiyorum.
Nasıl mıyım? İyiyim iyiyim..
Yazan Enteldantel! zaman: 02:15 15 Hariçten Gazel
ama öyle güzel yazmışki..bazı cümleleri ..onları ben yazmışım gibi geldi..paylaşmak istedim..sevdiğim ,içimden aynısı geçen cümleleri koyulaştırdım.affına mukabil tabi..
Nasılsın?
.
Nasıl mıyım? İyiyim galiba. Bu konu hakkında çok düşünmüyorum. Aslında hiçbir şey hakkında çok düşünmüyorum. Düşününce delirebilir insan. Akıl sağlığını korumak lazım, bunu biliyorum. Çalışıyorum işte. Çalışmaktan nefret ediyorum ama ne kadar çok çalışırsam o kadar uzaklaşıyorum. Uzak kalmak iyi. Yaklaşınca delirebilir insan. Ne diyorduk? Akıl sağlığını korumak lazım. Bazen paralel evrende yolculuğa çıkıyorum. Başka türlü olsaydı ne olurdu? Bir sürü alternatif var. Birkaç çocuk doğurmuş olabilirdim. Çoktan intihar etmiş olabilirdim. Alıp başımı gitmiş olabilirdim. Yapabilirdim. Yapmadım! Hiçbir kutsal amaç uğruna değil. Hani bazen bir film izlersiniz, çok saçmadır, çok abartılıdır, bu kadar da olmaz bariz taşak geçiyorlar dersiniz ama sonuna kadar beklemekten de geri duramazsınız ya, öyle işte. Bekliyorum. Yönetmenin bunu ilginç bir sona bağlamasını bekliyorum. Çok umudum yok. Yani muhtemelen bi sikime benzemeyecek. Ama umudumu tamamen kaybettiğimde de çıldıracak gibi oluyorum. Ne diyorduk? Akıl sağlığını korumak lazım. Genelde duruyorum. En çok duruyorum. Durabilmek önemli. Durabilmek mühim. Ve zor. Çünkü biliyorsunuz, içimde atlar var. Atlar durmayı bilmez. Duran atlara at denmez. Ama bunlar at ve kimse inkar edemez! Onu diyorum işte, akıl sağlığını korumak lazım. Ev güvenli. Ev, insan olmaya en çok yaklaştığım yer. Manzara güzel. Birkaç fotoğraf. Birkaç kitap. Ve saat hep 9.25! Çünkü zaman acayip. Nereye doğru gittiğini kimse izah edemez. Bir yere gittiğini kimse iddia edemez! Daha önce söylemiştim, kısa namlulu bir silah gibi. Ateş ediyor ama vurmuyor. Yalan! Bazen vuruyor ama hiç öldürmüyor! Yani akıl sağlığını korumak lazım. Dedi ki “Bir türlü alışamıyorum.” Dedim “Alışırsın.” Bunu dediğime hayret ettim. Demek ki ben alışmışım. Demek alışılacağına inanmışım. Yahut yalan söylüyorum. Bazı yalanlar hayatta tutuyor insanı. Hayatta kalmak şart! Çünkü akıl sağlığı… Malum, korumak lazım. Büyüdükçe ikna olmak güçleşiyor. Bir şeyler söylüyorlar. İçimden tekrar ediyorum. Çünkü artık iki kere söylenmeyen hiçbir şeye inanmıyorum. İkiden az söylediğim şeylere kimsenin inanmasını beklemiyorum.
Nasıl mıyım? İyiyim iyiyim..
Yazan Enteldantel! zaman: 02:15 15 Hariçten Gazel
kendimden gitmek
anlatmış gene: penelope - 20 Temmuz 2010 Salı
Geçecek demiştim.sanırım ağrılı, sancılı "yoğğğuun" dönemin ardından hala ağrımasına rağmen kalbim geçiyor..Kalp denen organın sağ karıncık, sol kulakcık, bilmem ne, bütün alet edavatını yerli yerinde hissetiğim o dönem geçiyor.Daha kabuklu bi yara hissi ve ağırlık var şimdi yerinde.Belki bi süre sonra yerinde yeller esiyor bile derim.
Belki..
Tatil yok bu yıl bana.Çalışmalar hızla devam ediyor iş yerinde. Belki ağustos sonu..Zaten keyfimde yok.Ama oğlanın tatil keyfine mani olmamak adına alanyaya giden arkadaşımla yolladım onu.Sağolsun 2 senedir Efe'nin tatil annesi oldu.Oğlu için iyi bir örnek olduğunu düşündüğünden Efe'yi yanından ayırmak istemıyor ve benim kadar korumacı olduğu için ben de gönül rahatlığı ile bırakıyorum ona.Hem kocası Erdem de şu an için oğluma iyi bir rol model..Baba olmayan evde rol model olacak bi erkek gerek ,tam ergenlik dönemi ne de olsa..
Ben napıyorum peki..İşe gidiyorum..Eskisi gibi "iş manyaaaa" şeklinde çalışıyorum.Bu arada 6 ayda bi çıkan dergimizin yeni sayısı için hazırlıklar başladı onla ilgilenıyorum.Resimler ,yazılar,araştırmalar...eve geliyorum Alex'i besle ,oyna derken ..Alex yaşlandı artık..hasta da aynı zamanda ..belkı yakında kaybedicem onu..naparım o zaman bilemıyorum...televizyon izlemıyorum..msn e girmıyorum hiç.bloga uzun oldu girmedim..red wıne geceleri yine devam..yangın merdivenlerinde gökyüzüyle konuşarak ,kutusunda hantal hantal yatan alex in kuyruğu ile oynayıp kadehleri devirmek gibisi yok yaz geceleri...:)iki haftadır da karşıdaki apartmanın bana göre iki kat yukarısından aralanmış pencereden beni dikizleyen yabancıyı merak ediyorum.:)iki haftadır karşı pencereden dikizlenıyorum anasını satim.sapık ya da seri katilse hakkınızı helal edin..
vee..yurt dıışına giden sevii dostum alper döndü..gidişi haayli olaylı olmştu hatırlarsınız belki.burda anlatmıştım.geldiinde beni aramadı.alışverişte karşılaştık.ben hemen atladım tabii tepesine "uuuuuu..oluuum ne zaman geldin.neden haber vermedin.niye telefonlarımı açmadın..bla bla bla."
"hoşbulduk penelope..naber"
"ay ne soğuksun..noluyor."
"bişey olmuyor.sanırım hatırlamıyorsun son görüşmemiz biraz kötüydü"
"ben hatırlamyorum bişey..sen onu boşver de gelsene akşam.çıkarız dışarı."
"işim var.kız arkadaşımla planımız var."
"aaaaaa.kız arkdaşın mı var..ne güzel..ne zaman tanıştınız.güzel mi.tanıyor muyum ben"
"tanıımazsın hayır.ingiltere den geldi.orda tanıştık.beaber döndük."
"oo süper..bana yemeğe gelin o halde tanışaım"
"bak penelope..senle olan dialoguma artık bi sınıır koymak istıyorum müsadenle.kafm allak bullak gittim biliyorsun.toparlanmak zor oldu.L.ile de o zaman tanıştım.iyi gidiyor.iyiim şimdi.bi süre daha böyle gitsin istiyorum anladın mı?kafam yeniden karışmasın.anladın mı?"
"anlamadım..ama öyle diyorsan....peki...hoşçakal..seni yeniden görmek güzel."
....
alper e bozuldum galiba.üstteki yazıyı iki gün önce yazmıştım.şimdi devam ediyorum olaya.yine rutin hayatın getirdikleri...alper burda ve daha görüşmedik.bi de tripal enfeksiyon geçiriyor olmalı ki burnu havada bakışları delici,konuşması kırıcı..ukala tavırlar ..sanki o aşık oduğu kızlar için zır zır kapımda ağlayan alper o alper değil..
boşverdim ..düşünmek istemıyorum .Zaten G.den sonra hiç bişeyi çok düşünmek istemmez oldum.aynı konu üzerinde on dakka yoğunlaşsam başım ağrımaya başlıyor.depresyondyım nitekim.
düşünüyorum da terk edilmiş sayılırım..bu ikinci..ve elimde olmayan sebepler yüzünden terkedilmişim.ilki annem babam yok diye kendime ait bi ailem yok diye istenmemiştim evlendiğim halde..ailesi tarafından.onlara yenik düşmüştü..hayatımın ikinci yarısı başlarken yine en başında bu kez de kendime ait bi ailem olduğu için,çocuğum olduğu için terkediliyorum.ailenin onayı bu kez de bi ailem olduğu için..bu ne çelişki..yani ağzımla kuş tutsam demek aynı mukadderat beni kucaklayacak yine..
.....
gece yarısı yine otruyorken basamaklarda...şarabımın tadı tam da deme gelmişken ve karşıdaki sapık tarafından dikizlenıyorken ,tabii alex i unutmayayım ,yatagında yatıp kuyruğunu bana sevdirmeye çalışırken ,çaldı kapı.kısa kısa 5 kez.zır zır zır zır zır..şekil şemal itibariyle don paça olduğum için bi de gecenin ortasından da ilerdeyken saat alacaklının bu saatte ne işi var endişesine kapıldım.anasını satiim alacaklı değilse kim bu saatte böyle hırslı.anaaaamm karşıdaki sapık tahrik olup evi mi bastı yoksa...:)
-kim o..
-aç.
-alpeeer.
-ne oldu alper..ne var..ne bu halin.
-içeri girebilir miyim .başım dönüyor.
-içtin mi.bu ne hal.
-içmedim .vertigom hopladı gene galiba.başım dönüyor.
içeri aldım onu.vertigosu hoplamamış içmiş gene ..yürü banyoya havasında soktum banyoya .üzerindekilerle beraber duşun altına girdi.kafasını yaslayıp duvara sırılsıklam olana kadar kaldı öyle.sonra mide boşaltma..sonra yerlere yığılma..sonra tekrar kalkıp bu kez küvete boylu boyunca yatma.....yat dedim orda .açtım suyu :))tepesinden aşağı boşalan suyla kendine gelene kadar bıraktım onu orda....kahve yapmak için mutfağa geçtim.kendine gelmiş bu kez gerçekten adam gibi duş alıyordu.çıkışta efenın kıyafetlerinden giydi.:)
kahvelerimizi alıp benim mekana geçtik.gözlerini kapatmış başını geriye yaslamış haliyle ona bakınca özlediğimi anladım onu.benim en iyi arkadaşım o.ben her şeyimi ona anlattım hep.o bana.arkadaşlarıma aşık oldu.beni şunla tanıştır diye beynimi yedi.bi toplantıda konuşmacı olarak katılmıştım ,gel dedim beni şakşakla..abarttıkça aabarttı aaa desem kalkıp "bravoo bravooo "diye bağırmaya başladı.kepaze etti beni:)))her hayal kırıklığında kapıma gelip şu az önceki manzarayı yaşattı bana..kanepenin birinde o birinde ben huzurla uyurduk.sızardık yani..konuşmaktan yorgun düşene kadar konuşurduk çünkü uyumadan önce..sonra ...bozuldu bişeyler..
şimdi yine aynı noktadayız.hiç bişey olmamış gibi.onun üzerinde efenin gri t-shırt ü ,siyah anternman eşofmanıyla,kıl yumağı ayaklarını uzatmış,sırtını duvara yaslamış,kafasını geriye yaslamış,yana doğru eğmiş hafif kirli sakalla kaplanmış beyaz yüzünü görünce ağlamak geldi içimden .özlediğimi anladım onu.G.nin gidişinden beri içimde biriktirdiğim o kitle eridi sanki birden ona doğru yaklaştım ,galiba şarabın da etkisi var burda..ona yaklaşıp boynuna sarıldım.göğsüne koydum başımı.öyle uzanıverdim göğsüne ve ağlamaya başladım..ama ne ağlama..bi an ona sarılmama hayret eder gibi durup -ki oysa çok sarılmışızdır- sonra sardı beni .tamam,bitti,geçti...tesellileri daha da çok ağlatıyordu beni.sonra yüzümü silmeye başladı.hiç bişey konuşmadık..sarıldım ona sımsıkı.gitmesin bi yere..sonra nasıl olduysa ,nerden başladıysa bilmıyorum ..kim ilk hareketi yaptı hatırlamıyorum.ama birden kendimizi öpüşürken bulduk.ne fena değil mi..sonra ben onun göğsünde ,o mutfak duvarının dibinde balkonda uyumuşuz.sarhoş olmadan sızmak yani..hayatımın en huzurlu uykusuydu.sabah 5 gibiydi..uyanmış,
-penelope..uyan..kalk pene..kalkk..insanlar uyanacak .burda görecekler bizi.uyan..
sıçrayarak kalktım..apar topar koşturup içeri girdik..birbirimize bakamıyorduk ..kanepeyi hazırladm ona ,burda uyu diye..
be odama gittim.hayır dedi..çıkmalıyım .peki dedim.ısrar etmedim .kal dmedim.
kıyafetleri ıslaktı ,efenin kıyafetleiyle çıktı.arabnın anahtarlarını verdim.onla gitsin diye.asansöre kadar yolcu ettim onu.asansöre bindi.hiç konuşmuyoruz ama.el salladı bana ben de ona kapandı kapısı.ben içeri girmek üzere kapıya yaklaştım.birden asansörün yukarı çıktığını duydum yine.bekledim girmedim içeri.kapısı açıldı,alper çıktı içinden iki adımda geldi bana sarıldı.bana kızmasın kimse ama yine öpüştük, daha uzun daha bilinçli..ve yine konuşmadan asansöre yöneldi ve gitti.kapıda bekledim biraz..içeri girdim bi suçluluk duygusuyla..bi sigara....
bi kaç saat sonra işe gideceğim için hazırlandım.işe gittim ama konsantre olduğum söylenemez.sonra akşam kapımın önündeydi arabam .anahtarları karşı komşuma bırakmış.aldım anahtarları ,biraz kafam dağılsın gezeyim diye..arabamın içinde bi not..
"penelope.biz öğleden sonra istanbula ordan londra ya uçuyoruz.seni seviyorum .hoşçakal."
.................................................
kendimden gitmek istıyorum...bildiğiniz bi yer var mı.....
Belki..
Tatil yok bu yıl bana.Çalışmalar hızla devam ediyor iş yerinde. Belki ağustos sonu..Zaten keyfimde yok.Ama oğlanın tatil keyfine mani olmamak adına alanyaya giden arkadaşımla yolladım onu.Sağolsun 2 senedir Efe'nin tatil annesi oldu.Oğlu için iyi bir örnek olduğunu düşündüğünden Efe'yi yanından ayırmak istemıyor ve benim kadar korumacı olduğu için ben de gönül rahatlığı ile bırakıyorum ona.Hem kocası Erdem de şu an için oğluma iyi bir rol model..Baba olmayan evde rol model olacak bi erkek gerek ,tam ergenlik dönemi ne de olsa..
Ben napıyorum peki..İşe gidiyorum..Eskisi gibi "iş manyaaaa" şeklinde çalışıyorum.Bu arada 6 ayda bi çıkan dergimizin yeni sayısı için hazırlıklar başladı onla ilgilenıyorum.Resimler ,yazılar,araştırmalar...eve geliyorum Alex'i besle ,oyna derken ..Alex yaşlandı artık..hasta da aynı zamanda ..belkı yakında kaybedicem onu..naparım o zaman bilemıyorum...televizyon izlemıyorum..msn e girmıyorum hiç.bloga uzun oldu girmedim..red wıne geceleri yine devam..yangın merdivenlerinde gökyüzüyle konuşarak ,kutusunda hantal hantal yatan alex in kuyruğu ile oynayıp kadehleri devirmek gibisi yok yaz geceleri...:)iki haftadır da karşıdaki apartmanın bana göre iki kat yukarısından aralanmış pencereden beni dikizleyen yabancıyı merak ediyorum.:)iki haftadır karşı pencereden dikizlenıyorum anasını satim.sapık ya da seri katilse hakkınızı helal edin..
vee..yurt dıışına giden sevii dostum alper döndü..gidişi haayli olaylı olmştu hatırlarsınız belki.burda anlatmıştım.geldiinde beni aramadı.alışverişte karşılaştık.ben hemen atladım tabii tepesine "uuuuuu..oluuum ne zaman geldin.neden haber vermedin.niye telefonlarımı açmadın..bla bla bla."
"hoşbulduk penelope..naber"
"ay ne soğuksun..noluyor."
"bişey olmuyor.sanırım hatırlamıyorsun son görüşmemiz biraz kötüydü"
"ben hatırlamyorum bişey..sen onu boşver de gelsene akşam.çıkarız dışarı."
"işim var.kız arkadaşımla planımız var."
"aaaaaa.kız arkdaşın mı var..ne güzel..ne zaman tanıştınız.güzel mi.tanıyor muyum ben"
"tanıımazsın hayır.ingiltere den geldi.orda tanıştık.beaber döndük."
"oo süper..bana yemeğe gelin o halde tanışaım"
"bak penelope..senle olan dialoguma artık bi sınıır koymak istıyorum müsadenle.kafm allak bullak gittim biliyorsun.toparlanmak zor oldu.L.ile de o zaman tanıştım.iyi gidiyor.iyiim şimdi.bi süre daha böyle gitsin istiyorum anladın mı?kafam yeniden karışmasın.anladın mı?"
"anlamadım..ama öyle diyorsan....peki...hoşçakal..seni yeniden görmek güzel."
....
alper e bozuldum galiba.üstteki yazıyı iki gün önce yazmıştım.şimdi devam ediyorum olaya.yine rutin hayatın getirdikleri...alper burda ve daha görüşmedik.bi de tripal enfeksiyon geçiriyor olmalı ki burnu havada bakışları delici,konuşması kırıcı..ukala tavırlar ..sanki o aşık oduğu kızlar için zır zır kapımda ağlayan alper o alper değil..
boşverdim ..düşünmek istemıyorum .Zaten G.den sonra hiç bişeyi çok düşünmek istemmez oldum.aynı konu üzerinde on dakka yoğunlaşsam başım ağrımaya başlıyor.depresyondyım nitekim.
düşünüyorum da terk edilmiş sayılırım..bu ikinci..ve elimde olmayan sebepler yüzünden terkedilmişim.ilki annem babam yok diye kendime ait bi ailem yok diye istenmemiştim evlendiğim halde..ailesi tarafından.onlara yenik düşmüştü..hayatımın ikinci yarısı başlarken yine en başında bu kez de kendime ait bi ailem olduğu için,çocuğum olduğu için terkediliyorum.ailenin onayı bu kez de bi ailem olduğu için..bu ne çelişki..yani ağzımla kuş tutsam demek aynı mukadderat beni kucaklayacak yine..
.....
gece yarısı yine otruyorken basamaklarda...şarabımın tadı tam da deme gelmişken ve karşıdaki sapık tarafından dikizlenıyorken ,tabii alex i unutmayayım ,yatagında yatıp kuyruğunu bana sevdirmeye çalışırken ,çaldı kapı.kısa kısa 5 kez.zır zır zır zır zır..şekil şemal itibariyle don paça olduğum için bi de gecenin ortasından da ilerdeyken saat alacaklının bu saatte ne işi var endişesine kapıldım.anasını satiim alacaklı değilse kim bu saatte böyle hırslı.anaaaamm karşıdaki sapık tahrik olup evi mi bastı yoksa...:)
-kim o..
-aç.
-alpeeer.
-ne oldu alper..ne var..ne bu halin.
-içeri girebilir miyim .başım dönüyor.
-içtin mi.bu ne hal.
-içmedim .vertigom hopladı gene galiba.başım dönüyor.
içeri aldım onu.vertigosu hoplamamış içmiş gene ..yürü banyoya havasında soktum banyoya .üzerindekilerle beraber duşun altına girdi.kafasını yaslayıp duvara sırılsıklam olana kadar kaldı öyle.sonra mide boşaltma..sonra yerlere yığılma..sonra tekrar kalkıp bu kez küvete boylu boyunca yatma.....yat dedim orda .açtım suyu :))tepesinden aşağı boşalan suyla kendine gelene kadar bıraktım onu orda....kahve yapmak için mutfağa geçtim.kendine gelmiş bu kez gerçekten adam gibi duş alıyordu.çıkışta efenın kıyafetlerinden giydi.:)
kahvelerimizi alıp benim mekana geçtik.gözlerini kapatmış başını geriye yaslamış haliyle ona bakınca özlediğimi anladım onu.benim en iyi arkadaşım o.ben her şeyimi ona anlattım hep.o bana.arkadaşlarıma aşık oldu.beni şunla tanıştır diye beynimi yedi.bi toplantıda konuşmacı olarak katılmıştım ,gel dedim beni şakşakla..abarttıkça aabarttı aaa desem kalkıp "bravoo bravooo "diye bağırmaya başladı.kepaze etti beni:)))her hayal kırıklığında kapıma gelip şu az önceki manzarayı yaşattı bana..kanepenin birinde o birinde ben huzurla uyurduk.sızardık yani..konuşmaktan yorgun düşene kadar konuşurduk çünkü uyumadan önce..sonra ...bozuldu bişeyler..
şimdi yine aynı noktadayız.hiç bişey olmamış gibi.onun üzerinde efenin gri t-shırt ü ,siyah anternman eşofmanıyla,kıl yumağı ayaklarını uzatmış,sırtını duvara yaslamış,kafasını geriye yaslamış,yana doğru eğmiş hafif kirli sakalla kaplanmış beyaz yüzünü görünce ağlamak geldi içimden .özlediğimi anladım onu.G.nin gidişinden beri içimde biriktirdiğim o kitle eridi sanki birden ona doğru yaklaştım ,galiba şarabın da etkisi var burda..ona yaklaşıp boynuna sarıldım.göğsüne koydum başımı.öyle uzanıverdim göğsüne ve ağlamaya başladım..ama ne ağlama..bi an ona sarılmama hayret eder gibi durup -ki oysa çok sarılmışızdır- sonra sardı beni .tamam,bitti,geçti...tesellileri daha da çok ağlatıyordu beni.sonra yüzümü silmeye başladı.hiç bişey konuşmadık..sarıldım ona sımsıkı.gitmesin bi yere..sonra nasıl olduysa ,nerden başladıysa bilmıyorum ..kim ilk hareketi yaptı hatırlamıyorum.ama birden kendimizi öpüşürken bulduk.ne fena değil mi..sonra ben onun göğsünde ,o mutfak duvarının dibinde balkonda uyumuşuz.sarhoş olmadan sızmak yani..hayatımın en huzurlu uykusuydu.sabah 5 gibiydi..uyanmış,
-penelope..uyan..kalk pene..kalkk..insanlar uyanacak .burda görecekler bizi.uyan..
sıçrayarak kalktım..apar topar koşturup içeri girdik..birbirimize bakamıyorduk ..kanepeyi hazırladm ona ,burda uyu diye..
be odama gittim.hayır dedi..çıkmalıyım .peki dedim.ısrar etmedim .kal dmedim.
kıyafetleri ıslaktı ,efenin kıyafetleiyle çıktı.arabnın anahtarlarını verdim.onla gitsin diye.asansöre kadar yolcu ettim onu.asansöre bindi.hiç konuşmuyoruz ama.el salladı bana ben de ona kapandı kapısı.ben içeri girmek üzere kapıya yaklaştım.birden asansörün yukarı çıktığını duydum yine.bekledim girmedim içeri.kapısı açıldı,alper çıktı içinden iki adımda geldi bana sarıldı.bana kızmasın kimse ama yine öpüştük, daha uzun daha bilinçli..ve yine konuşmadan asansöre yöneldi ve gitti.kapıda bekledim biraz..içeri girdim bi suçluluk duygusuyla..bi sigara....
bi kaç saat sonra işe gideceğim için hazırlandım.işe gittim ama konsantre olduğum söylenemez.sonra akşam kapımın önündeydi arabam .anahtarları karşı komşuma bırakmış.aldım anahtarları ,biraz kafam dağılsın gezeyim diye..arabamın içinde bi not..
"penelope.biz öğleden sonra istanbula ordan londra ya uçuyoruz.seni seviyorum .hoşçakal."
.................................................
kendimden gitmek istıyorum...bildiğiniz bi yer var mı.....
MİM
anlatmış gene: penelope - 7 Temmuz 2010 Çarşamba
öncelikle yazıya leb -lebiden özür dileyerek başlıyorum.affetsin beni .üç beş gün önce mimlemişti beni.ama ben mim lemenin ne olduğunu bilmediğimden ve de duygusal sebeplerden dolayı idrak yollarımda oluşan enfeksiyon sebebiyle bi türlü yanıtlayamadım.önce mim ne ki? nin cevabı için baktım .sonra anladım hani anket gibi bişey ...
kendisi çok güzel cevaplar vermiş.keyifle okuyorum zaten.benden o kadar keyifli bişey çıkmayacağı kanaatindeyim .ama geç de olsa yanıt vermek istedim..
hadi başlayalım bismillahh..
1. Hangi işleri yarım bırakırsın ya da bıraktığın neler var?
genelde bi işi yarım bırakmamamla tanınırım.en belirgin özelliklerimden biridir.ama yarım bıraktığım bi kitap var .elif şafak: baba ve piç..onu bi ara artık tamamlayayım .
2. Yakın zamanda kaybettiğin biri var mı?
:) bu soruya kayıplarla yaşıyorum anasını satiimm diye cevap vermek istiyorum..ve fiziksel ayrılıksa kasıt,dünya değiştirmekse ben bunun kitabını yazdım.kayıp ölüm haricindeki bi kayıpsa.....evet ..kaybettim
3. En ağır bulduğun, sana dokunan bir yemek var mı?
iç anadolu yemekleri çok ağır.herşey salçalı ,tereyağlı.hepsi dokunuyor aslında.o nedenle biz ege menülerini hayatımızdan çıkarmıyoruz memleketimi buralarda da yaşıyorum yani.(aslında marmara deselerde bize biz halaaa egee liyiz kabul ediyoruz.)
4. Cinsellik ve aşk anlamında unutamadığın biri var mı?
ilk deneyimini unutamazsın tabi..çok genç,tecrübesiz ama istekli.ama aşık bi kadınsan hem cinselliği hem aşkı aynı anda yaşaman muhteşem oluyor doğrusu.zaman alacak unutmak.
5. Çocukken sevdiğin çizgi filmler?voltron.....mavi aslandım ben.bi de clementine diye bi çizgi film vardı ondan ödüm patlıyordu .ço krkunç fransız çizgi filmi.başka...ayy georgıa..çok romantikti evet.canndy i sevmeyen kız çocuğu yoktur.başka ...oscar...fransız ihtilalini anlatan bi çizgi film..çok güzeldi.bu kadar..
6. Blogger'a ne zaman kayıt oldun? Kim vesile oldu? Nereden duydun?
7-8 ay kadar oldu.önceden okurdum sadece..şafak ı okuyordum.öküzü okuyordum tabii .ona sinir olduğum bi gün yazdım bişeyler.öylee..
beni tanıtan da öküz dür.insanlar ordan tanıdılar .yani beni vcar eden :)beni artiz yapan öküz dür.
7. Çok paran oldu neler yaparsın?
harcarım:) önce bolca harcarım .sonra iş kurmak isteyen gayretli kişilere yatırım yaparım .kazanacağından emin olduğum ve sırf sermayesi olmadığı için iş kuramayan kişilere yani...
evet ...leb lebi..umarım affetmişindir.:) dediğim gibi anket ,mim ...pek bilmıyorum ..bu aralarda leylayım az..:))
kendisi çok güzel cevaplar vermiş.keyifle okuyorum zaten.benden o kadar keyifli bişey çıkmayacağı kanaatindeyim .ama geç de olsa yanıt vermek istedim..
hadi başlayalım bismillahh..
1. Hangi işleri yarım bırakırsın ya da bıraktığın neler var?
genelde bi işi yarım bırakmamamla tanınırım.en belirgin özelliklerimden biridir.ama yarım bıraktığım bi kitap var .elif şafak: baba ve piç..onu bi ara artık tamamlayayım .
2. Yakın zamanda kaybettiğin biri var mı?
:) bu soruya kayıplarla yaşıyorum anasını satiimm diye cevap vermek istiyorum..ve fiziksel ayrılıksa kasıt,dünya değiştirmekse ben bunun kitabını yazdım.kayıp ölüm haricindeki bi kayıpsa.....evet ..kaybettim
3. En ağır bulduğun, sana dokunan bir yemek var mı?
iç anadolu yemekleri çok ağır.herşey salçalı ,tereyağlı.hepsi dokunuyor aslında.o nedenle biz ege menülerini hayatımızdan çıkarmıyoruz memleketimi buralarda da yaşıyorum yani.(aslında marmara deselerde bize biz halaaa egee liyiz kabul ediyoruz.)
4. Cinsellik ve aşk anlamında unutamadığın biri var mı?
ilk deneyimini unutamazsın tabi..çok genç,tecrübesiz ama istekli.ama aşık bi kadınsan hem cinselliği hem aşkı aynı anda yaşaman muhteşem oluyor doğrusu.zaman alacak unutmak.
5. Çocukken sevdiğin çizgi filmler?voltron.....mavi aslandım ben.bi de clementine diye bi çizgi film vardı ondan ödüm patlıyordu .ço krkunç fransız çizgi filmi.başka...ayy georgıa..çok romantikti evet.canndy i sevmeyen kız çocuğu yoktur.başka ...oscar...fransız ihtilalini anlatan bi çizgi film..çok güzeldi.bu kadar..
6. Blogger'a ne zaman kayıt oldun? Kim vesile oldu? Nereden duydun?
7-8 ay kadar oldu.önceden okurdum sadece..şafak ı okuyordum.öküzü okuyordum tabii .ona sinir olduğum bi gün yazdım bişeyler.öylee..
beni tanıtan da öküz dür.insanlar ordan tanıdılar .yani beni vcar eden :)beni artiz yapan öküz dür.
7. Çok paran oldu neler yaparsın?
harcarım:) önce bolca harcarım .sonra iş kurmak isteyen gayretli kişilere yatırım yaparım .kazanacağından emin olduğum ve sırf sermayesi olmadığı için iş kuramayan kişilere yani...
evet ...leb lebi..umarım affetmişindir.:) dediğim gibi anket ,mim ...pek bilmıyorum ..bu aralarda leylayım az..:))
anlatmış gene: penelope - 5 Temmuz 2010 Pazartesi
deliriyorsun geriye dönme demiş aikon....
deliriyor muyum....neden zayıf zamanlarımda hep oraya saklanmak geliyor içimden .ona sarılmak ,hayallerini hatırlatmak istiyorum.kurtulmak istediği kasabadan ,"bi gün gidicem burdan asla dönmicem ..evet beki ..sadece ölmek için ...",dediği kasabadan kurtulduğunu ona gelecekten gelen bi müjdeci gibi hatırlatmak istiyorum..
"pşş..kurtulacaksın burdan merak etme..düzene girecek herşey ..bi oğlun olucak dünyalara bedel sevgisi..biraz daha dayan " demek....ona sarılırken şimdiki hayatımın güzelliğini keşfetmek istiyorum..onu ziyaret ediyorum sık sık zayıf zamanlarımda..
çok iyi bi şoför değilim ..ama kilometre yaptım iki gece önce..kutularca peçeteyi sırf burnumu silmek için kullandım.scorpıons -lady starlıght derken yol uzarken kafamdaki bütün boşluklar dolmuş nefes alamıyordum .gözyaşım sadece dudaklarımı ıslatmıyor öyle sanıyorum kiderimden içeri geçiyor bi yer yakıyoorr tuzu..
bu gece sıyrılacağım herşeyden .biten herşeyden..aşkını soyunup giyeceğim tekrar anne giysilerimi..dağıttığım saçlarımı toplayıp arkamda bağlayacağım..açılmış gömlek düğmelerimi ,ki göğüslerimi sevdiğimi hissettiren , ilikleyeceğim yeniden .ve bileklerime bağladığım bağcıklarıyla fiyonk yaptığım o topukları kutusuna koyup özenle , lastik ayakkabılarımı sadece sabahları koşmak için değil gün içinde öyle erkeksi halime dönmek için kullanacağım yeniden..güneş gözlüklerim takılacak yine ...makyaj yapmayı düşünmüyorum da..belkı bi gün yeniden uyanabilirim ..o zaman kadar ellerim ceplerimde ıslık çalarak yürümeye devammm..
küçük kıza rastlarsam bi yerlerde yine ...ona akıllı seçimler yapması gerektiğini anlatacağım ilerde..ama eğer onu tanıyorsam ne yaşadıysa aynısını yine yaşayacaktır.ikaz etmek yersiz.sevmişti yaşadıklarını ,aklı başındaydı da ..
eve döndüm...ilerlemişti saat..kapıda sadık alex...ölmesin nolur hiç..öyle yaşlı ki..ama ölmesin nolur..her gece beni bekleyen ilk nefes..köpek kuyruğuna sahip muhteşem kedim..
içeri girdim uyumuş kanepede gerçek aşkım..oturdum seyrettim .uyandı.baktı bana..kucağıma aldım bebek gibi..sarıldım ve ağlmaya başladım yeniden .
-ayrıldınız mı anne.
-nerden anladın.
-bizim sınıfta nevin,buse,nazlı hepsi sevgililerinden ayrılmışlardı.hepsi sınıfta ağlıyordu senın gibi.emrah,ali ve selim napıyordu biliyor musun.
-ne?
-arka bahçede maç yapıyorlardı 6-f dekilerle.
-anladım.sen böyle olma olur mu.
-sen de ağlama.yeni şarkı dinleteyim mi sana .daha çalamıyorum bunu o yüzden mp3 de dinleyelim.
kimi acılar içimizden geçer,
kimi anılar üstümüzden...
beni susturur, seni doldurur, bizi arkamızdan vurur...
kimi der "elimin kiri ihanet."
kimi der "ne münasebet."
iyisi mi sen beni azad et;
sen sağ ben selamet...
kolay mı sandın?
kolay olsaydı sen yapardın...
gidenin dostu olmaz derler;
gidiyorum gözün aydın...
kimi sözler birbirine benzer,
kimi sessizlikten beter...
beni kandırır, seni avutur, bizi arkamızdan vurur...
kimi der "elimin kiri ihanet."
kimi der "ne münasebet."
iyisi mi sen beni azad et;
sen sağ ben selamet
bana anne onu azad et demek istedi bence...ya da kendini..
henüz kelime dağarcığı ,duygu dağarcığı bu kadarını taşımıyor ..ama taşısaydı derdi.
iyisimi ben kendimi azaaaddd edeyim ..o sağğ ben selamet..
yüzmeye devammm et..........................
deliriyor muyum....neden zayıf zamanlarımda hep oraya saklanmak geliyor içimden .ona sarılmak ,hayallerini hatırlatmak istiyorum.kurtulmak istediği kasabadan ,"bi gün gidicem burdan asla dönmicem ..evet beki ..sadece ölmek için ...",dediği kasabadan kurtulduğunu ona gelecekten gelen bi müjdeci gibi hatırlatmak istiyorum..
"pşş..kurtulacaksın burdan merak etme..düzene girecek herşey ..bi oğlun olucak dünyalara bedel sevgisi..biraz daha dayan " demek....ona sarılırken şimdiki hayatımın güzelliğini keşfetmek istiyorum..onu ziyaret ediyorum sık sık zayıf zamanlarımda..
çok iyi bi şoför değilim ..ama kilometre yaptım iki gece önce..kutularca peçeteyi sırf burnumu silmek için kullandım.scorpıons -lady starlıght derken yol uzarken kafamdaki bütün boşluklar dolmuş nefes alamıyordum .gözyaşım sadece dudaklarımı ıslatmıyor öyle sanıyorum kiderimden içeri geçiyor bi yer yakıyoorr tuzu..
bu gece sıyrılacağım herşeyden .biten herşeyden..aşkını soyunup giyeceğim tekrar anne giysilerimi..dağıttığım saçlarımı toplayıp arkamda bağlayacağım..açılmış gömlek düğmelerimi ,ki göğüslerimi sevdiğimi hissettiren , ilikleyeceğim yeniden .ve bileklerime bağladığım bağcıklarıyla fiyonk yaptığım o topukları kutusuna koyup özenle , lastik ayakkabılarımı sadece sabahları koşmak için değil gün içinde öyle erkeksi halime dönmek için kullanacağım yeniden..güneş gözlüklerim takılacak yine ...makyaj yapmayı düşünmüyorum da..belkı bi gün yeniden uyanabilirim ..o zaman kadar ellerim ceplerimde ıslık çalarak yürümeye devammm..
küçük kıza rastlarsam bi yerlerde yine ...ona akıllı seçimler yapması gerektiğini anlatacağım ilerde..ama eğer onu tanıyorsam ne yaşadıysa aynısını yine yaşayacaktır.ikaz etmek yersiz.sevmişti yaşadıklarını ,aklı başındaydı da ..
eve döndüm...ilerlemişti saat..kapıda sadık alex...ölmesin nolur hiç..öyle yaşlı ki..ama ölmesin nolur..her gece beni bekleyen ilk nefes..köpek kuyruğuna sahip muhteşem kedim..
içeri girdim uyumuş kanepede gerçek aşkım..oturdum seyrettim .uyandı.baktı bana..kucağıma aldım bebek gibi..sarıldım ve ağlmaya başladım yeniden .
-ayrıldınız mı anne.
-nerden anladın.
-bizim sınıfta nevin,buse,nazlı hepsi sevgililerinden ayrılmışlardı.hepsi sınıfta ağlıyordu senın gibi.emrah,ali ve selim napıyordu biliyor musun.
-ne?
-arka bahçede maç yapıyorlardı 6-f dekilerle.
-anladım.sen böyle olma olur mu.
-sen de ağlama.yeni şarkı dinleteyim mi sana .daha çalamıyorum bunu o yüzden mp3 de dinleyelim.
kimi acılar içimizden geçer,
kimi anılar üstümüzden...
beni susturur, seni doldurur, bizi arkamızdan vurur...
kimi der "elimin kiri ihanet."
kimi der "ne münasebet."
iyisi mi sen beni azad et;
sen sağ ben selamet...
kolay mı sandın?
kolay olsaydı sen yapardın...
gidenin dostu olmaz derler;
gidiyorum gözün aydın...
kimi sözler birbirine benzer,
kimi sessizlikten beter...
beni kandırır, seni avutur, bizi arkamızdan vurur...
kimi der "elimin kiri ihanet."
kimi der "ne münasebet."
iyisi mi sen beni azad et;
sen sağ ben selamet
bana anne onu azad et demek istedi bence...ya da kendini..
henüz kelime dağarcığı ,duygu dağarcığı bu kadarını taşımıyor ..ama taşısaydı derdi.
iyisimi ben kendimi azaaaddd edeyim ..o sağğ ben selamet..
yüzmeye devammm et..........................
tele-depresyon
anlatmış gene: penelope - 1 Temmuz 2010 Perşembe
zırrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr
-alooo..
-penelope
-aşkım
-sevgilim nasılsın
-iyim bitaneciğim sen?
-seni her zaman seveceğimi biliyorsun değil mi?
-hıı hıı.her zaman.
-sende beni sevıyosun?
-çook.
-seveceksin?
-heep.
-beni unutmayacaksın?
-asla.
-ben de seni.bu saaten sonra başkasını da sevemem.çoook seviyorum seni.üzülmeyeceksin değil mi?
-yoo..üzülmiicem.
-....
-....
-....
-....
-gidemıyorum.
-şimdi gitt.kapat hadi.3.
-seni seviyorum çook.
-2
-önünde duramadığım şeyler var
-1
-penelopeeeeeeeeee.bitmesinnn.
-hoşçakal aşkııımm.
vınnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnn..
-alooo..
-penelope
-aşkım
-sevgilim nasılsın
-iyim bitaneciğim sen?
-seni her zaman seveceğimi biliyorsun değil mi?
-hıı hıı.her zaman.
-sende beni sevıyosun?
-çook.
-seveceksin?
-heep.
-beni unutmayacaksın?
-asla.
-ben de seni.bu saaten sonra başkasını da sevemem.çoook seviyorum seni.üzülmeyeceksin değil mi?
-yoo..üzülmiicem.
-....
-....
-....
-....
-gidemıyorum.
-şimdi gitt.kapat hadi.3.
-seni seviyorum çook.
-2
-önünde duramadığım şeyler var
-1
-penelopeeeeeeeeee.bitmesinnn.
-hoşçakal aşkııımm.
vınnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnn..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
BU BLOG ASLINDA;
biraz günlük ..çokça dün'lük ..ama hepten deli saçması..
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
penelope saklı sandık
herbişey
bi sonraki bölümde..
.