üzgünüm biraz

en sevdiğim şair ŞAFAK anlatmış....ona demeden çaldım şiirini ..ne zaman darda olsam yazar zaten .ağlatır.sonra gözyaşımla bırakırım son hüznümü...

teşekkürler ...şafak..

.....



mum dibinde taşlar yanar
mum dibinde taşlar
yanar
taşlar üzerinde, kalbin
deseydi eğer, belki bir gün
hep beklemekti adanmışça bir kapı eşiğini
şimdiyse tenha sokağında bir pencere dalgınlığı bütün akşam üzerleri
ve sonbaharlardan daha çok üşütendir
gözlerinden göçebe yağmurlar, saksıdaki çiçekleri
oysa günahın değildi, umut
düşlemek suçun,
değildi
ve değildi yalnızlık, bütün bunların bedeli
ama üzgünüm
üzgünüm
senin şu kısacık ömrüne
aşk,
upuzun
bir dilekti …

*

mum dibinde taşlar yanar
mum dibinde taşlar söner
yorulur şavkı,
yürek zırhsızdır elbet eskir
ve süsler bütün uzakları kirpiklerinin nakışı
uzakların imkansızlığıysa içine işler
büyür gölgesi takvimlerde biriken yılların
oysa hep kısalır gövdende takat
ve hep azalır suyuyla içinde bir ırmak
kalır geriye
kalır herşeyden geriye
hani üşüse ne vakit
nefes buğusunda yine kendi ellerini ısıtmak
ve beklemek baş ucunda
yaran sayıklarken ağrıyı kabuğuna
duruşun olur bütün gücenikliğin
susuşun,
incinmişliğin
oysa hiç kazanmamışsın
zaten hiç kazanmamışsın
neyini kaybettin de
geri isteyeceksin ?

*

mum dibinde taşlar yanar
mum dibinde taşlar söner
durur taşlar üzerinde kalbin öylece şarkısı diner
ve kıvrılır bir dileğin yorgun fısıltısı dudak kıyılarına
tıpkı kaldırımda uyuyan yağmur sularınca
uyur şavkı mumun
uyur, yatar uzun uykusuna yüreğin
ama deseydi eğer, belki bir gün
o zaman hep beklemekti kafesini bir güvercin beyazında
ve hep kardeşin gibi bakmaktı, onu karşına çıkaran yollara
hep iki kişilik gülümsemekti
hep iki kişilik nefeslenmekti
hep,
hep, sevmekti
şimdiyse tenha sokağında bir pencere dalgınlığı bütün akşam üzerleri
ve bağladığın mendiller dalların kuşsuzluğunda
uçuşur durur kanatsız rüzgarlarda beyhude
uçuşur durur
ama tutmaz yerini
aşk gelmez bazen,
vermez ellerine elini
aşk görmez bazen, bir mumun herşeye rağmenliğini
aşk,
yetişmez bazen
büyüt o yüzden
büyüt unutkanlığını
büyüt ve kabul et
külün, öyküsüz
senin
külün
öyküsüz
ki eriyen ömrün
sönen mum kalbinse
artık zamandan çok neyin var
zamandan çok neyimiz var ?
zaten aşksız
hepimiz
ölüyüz …

mum dibinde taşlar yanar
mum dibinde umutlar söner
üşür taşlar üzerinde kalbin, örtüsüz …

7 yorum:

şafak dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
zihni örer dedi ki...

penelope,

çok kötü yerimden yakalandım bu ve bundan bir önceki postuna ve aiko'nun son yorumuyla birlikte susuz ve mezesiz rakı vurgunu yemiş gibi hissediyorum kendimi şu anda!!

Bu kadarcıkla değil elbette, şafakın ekranındaki bu şiire yüklediği MÜZİK.... vay anam vayyy!!

eski gençlik aşk hançerlerim bir bir gözümün önüne saplandı şu an!

"dağılmak" buymuş meğer. ama ben dağıldığımda parçalarımı toplayanım (son ve en tapılası Sevgilim) yanımda:)
O'nun değerini bir kez daha anlamanın uyarısını almış bulunuyorum burada.
Ve diyorum ki, bir an önce Aşk Mahkemesi kurulmalıdır.

aikon dedi ki...

Zihni bana cadımı demek istedi pene ?

penelope dedi ki...

kiimm..ağzını toplasııınnn ...
kiimmmmm...neyii...

zihni böylee lafları çember gibi çevirerekten konuşur ama kötü bişi demez kıızzz..valla be..
hem cadısın değilmisin ..keşke cadı olsan burnunu bi tarafını filan kıvırsan da hayatıma değsen be aikooo san...

:))))zihniii..pşşş..

zihni örer dedi ki...

aikon,
söz konusu o yorumuna bayıldığımı çember çevirerek söylediğim için pek anlaşılmamış,
penelope'nin "gündüz ördüğü örgüyü gece sökmesi" gibi çember çevirmiyorum bazen doğrudur:)
şair değilim ama, yinde her yorumuma az da olsa siniyormuş:))

bir "acı cadı" var, bir de "tatlı cadı", hangisinden olduğuna karar veremedim henüz. bütün yazılarını taramam gerek bunun için. belki bahara doğru, ikinci olasılık yüksek gibi:))

29 Ekim'den
üç gün sonraymış.


penelope?
o göz camların orijinal mi, lens mi, sempatik görünüyorlar da:))

(yine destan yazmışım)

penelope dedi ki...

zihni...zaten kafam bi milyon:)
hangi göz camlarım ki onlar..

bi de aiko ne diyosa
doğru der..o benım sağduyum...:))

zihni örer dedi ki...

":))))zihniii..pşşş.."

derken gördüğüm:))

BU BLOG ASLINDA;

biraz günlük ..çokça dün'lük ..ama hepten deli saçması..

sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.









penelope saklı sandık

herbişey

bi sonraki bölümde..

.