-sorun ne?
-hangi sorun
-bana bakmıyorsun
-sana ...bakmalı mıyım
-evet konuşuyoruz..göz teması gerekli ..senle konuşuyorum
-kulaklarımla ve kafamla dinliyorum..yani sorduğun sorulara vcevap verebildim mi..verebildim..demek dinliyorum
-gözlerime bakmanı ve dinlememeni ylerdim oysa
-hmm...değişik bi yaklaşım..oysa ben bakmasa bile dinlesin isterim.
-konuyu saptırma..neden bakmıyorsun yüzüme..gözlerime
-çünkü sen yıllardır tanıdığım alpersin..biliyorum gözünü kaşını ..ama bi tuhaf bakıyor bugün..hoşuma gitmedi
-hoşuna gitmeyen ne
-hoşuma gitmeyen ne?hmmm..sen alpersin ..hani bi yere oturup kaynattığım..j.lo popolu kızlar geçince dürtükleyip "alpi oluumm kızın g.t e bak lan uyuma ..süper kız ha..git yavşasana oluum ..sap gibi oturuyosun .kiliseye rahip yazdırıcam lan seni böyle giderseeee.. dediğim alpi..balık tutmaya diye gidp çizme yakaldığımız alpi..nesliye aşığım diye zırlayıp ,içip kapıma dayanınıp,salonuma kusan alpisin iğrenç heriff..nedir bu bi kaç gündür manyamış hallerin..zırtapozluk yapma bakışın çirkin bugün..ne çağırdın beni buraya..
-bak..madem medeni olamayacaksın her zamanki gibi..madem hala "naber y..rr....aam" şeklindeki uslubun devam edecek..o zaman sünepelik yapma ve dinle ..kaç senedir tanııyoruz..
-10 yıl oldu rahat
-on yıldır her bokuna kim şahit senin
-her b.ka değil canım abartma ..gösterdiğim kadarına..
-her b.kuna taaam mı..ööyle kuyruğu dik tutma havaları..öyle kendinden emin pozlar..her şeyi bilemezsin ..muhteşem değilsin ..süper girl değilsin..erkeklerin ruyasını süsleyen peri kızı değilsin..anasını satayım nesin lan sen ..hangisi sensin ..yıllardır konuştuğum neredeyse penisi olduğuna kanaat getireceğim serseri manyak mısın ,iki hafta önce .....lerin düğününde dans ettiğim gözleri buğulanmış küçük kız mı,......toplantısında yapacağın konuşmaya "ille gel beni alkışla " diye para verip salona oturttuğunda beni ,dinlediğim o kibar ,akıllı seksi iş kadını mı..hangisi sensin..ben hangisiyle arkadaşım..
-ppşştt..hacııı içtinmi yavrum senn..
-bi de cıvıma beee.bi de cıvıma..ne pozuna giriyosun erkek modlarında..kendi kendine manyak manyak..kadınsın lan sen ..hemde memelerinden gözümğ almadığım kadın..
-oooo haaaa .alpi ooohaaa..
-sana o haaaa.kızımmm seviyorum ben senii.çekilir misin sence sevmesem seni
-.....
-geri zekalı desem geri zekalılara hakaret olucak..
-s.çıcan de mi içine şurda iki muhabbetin
-gerekirse s.çıcam evet..aq nedir bu bee..ot musun sen..travesti misin ..cinsiyet mi değiştirdin..
-tamam ..boşalttın mı içini..
-hayır..
-sakinleş bi..al sigaramdan içebilirsin bu gün..al al çekinme..
-ver..
-şimdi konuya dönelim ..sen ve ben yıllardır arkadaşız..öyle saçma sapan tanıştık..bana çıkma teklif ettin ben dalgamı geçtim ..sen bi bozuldun bilmem ne..sonra arkadaş olduk.senin sevgililerini ,evlenmeye kadar vardığın ucundan döndüğün ilişkilerini bilirim.az mı ağlaştık senle..bütün salaklıkları yaptık beraber..benim kalp kırıntılarımı bilirsin.yatağın ucuna kadar gidip kaçarak döndüğüm maceralarımı ..oğlumu..her b.ku bilirsin hayatımda..haa bazı şeyleri kendime sakladığım doğru..çocukluğumu şunu bunu konuşmam çok...sende bilirsin
sevmem anlatayım
şimdi..irdeleyelim bunu..
-gene freud kesileceksen s.tir git çekemem bu muhabbeti.
-yook freud kesilmeyecem söz..ama irdeleyelim bence..
1-sıkıntılı dönemler yaşadın..kafan karışık
2-bu ara çok beraber vakit geçirdik..
3-yaşlanıyosun artık
4-toplantıda görmnediğin bi yüzümü gördün..kadın sandın beni:))yani en azından baktığın o kadınlardan diyelim
5-yalnızsın.sığındığın kucağın şefkatini başka bişeyle karıştırdı
-her b.ku bilen sensin değil mi..
bi arkadaş ...ve dönüştüğü şey..:(
aauuuuuuu
anlatmış gene: penelope - 20 Nisan 2010 Salı
bi gün böbrekler ,sonrasında karaciğer iflas edecek bu gidişle..
ve kafam güzelken yazmayı da sevmesem ...
ve biri bi kibrit çaksa patlasam ...bommmm...
"vur kadehi ustam bu gece de sarhoşuz
kalan sağlar bizimdir acıdan mayhoşuz."....diyo bu kız..ben seviyorum ara ara bu kızı,ve açıkçası kenarda bi köşede azcık kıyak kafayla dinlenesi de oluyor...
napcaz şimdi...pşşşttt..gecenin karanlığıı sana diyorum ses ver anasını satayım..ne yapıcaz şimdi..seven yerlerimiz bozulmuş ..kalbimiz çarpsın istiyoruz çarpmıyo lanet..öldü mü yoksa...öldüyse allah rahmet ede bu bünyeye o halde..de..de....
bu gece bi manyaklıktan döndü bu bünye.çakırkeyf halini sevenler tarafından balık ve rokasına,avcı ve oltasına takılacaktı ..ve kırmızı ışığı es geçecekti..her yol asfalt olucaktı bu içerdeki hala manyak kıza...kocaman şekilli ve gülümseyen bi çift göze "hee " diyecekti.ki uzun zamandır "he de bee "diye bakan güzel gözlere..kapıya kadar da gitti ayaklar.aşağı eğilip topuklu ayakkabılarını çıkardı da...eline alıp bağcıklardan tuttu da..eteğinin ipeğini azcık çekti de yukarı...avucuna da verdi avuçlarını..bu kız var ya,alnına dayanan busede gözlerini kapadı.tam dudağının kenarına gelen öpücüğe hayır da demedi.sonra ....
sonra açtı kapıyı o..
bu kız kapıya baktı..içerdeki gül dolu yatağa..şaraba..kısık ışıklara...
bu kız arkasındaki asansöre..
sonra .uzandı parmak uçlarında yükseldi,kendisine bakan güzel gözlerinin ,gözlerinin aşağısındaki sıcak dudaklarından öptü usulca.ayakkabılarının bağcıklarından tutup sırtına attı ve arkasına bakmadan bindi asansöre...kapıları kapanırken parmaklarının uçlarıyla bi selam çaktı sadece : "adıos"..
ıslandı yolda..kafada kıyak ya..taksiye gidene kadar fahişe sanan da oldu..laf atanda..ama evde...aptal klavyenin başında..aptal şarabına devam..
haydar dümen mi ne dalga çağırın teslim edin anasını satayım..seven yerlerim bozuldu benim..
oğlumla ....
anlatmış gene: penelope - 11 Nisan 2010 Pazar
-anne
-hııı
-uyuyor musun?
-hıı hıı.
_neden cevap veriyosun peki?
-cevap vermıyorum sayıklıyorum şu an.
-yarın mustafa da kalayım mı?
-hayır.
-ne biçim sayıklıyosun ya..herşeyin aynı gündüzki gibi.evet demen gerekiyordu.
-uyuuuuuuuuuuu
..
_anne
-hıı.
-uyuyor musun
-hııı hıı..odana gitsene sıpa kadar oldun yaa.uykum var..
-anneee.
-hııı
-sen evlenecek misin?
-nerden çıktı şimdi bu.
-furkan söyledi.
_ne söylediii(homurdanıp uykuyla karışık bi sesle)
-evlenecekmişsin.
-kimle? onu da söyledi mi bari..(gözler hala kapalı suratın bi kısmı yastığa gömülmüş dudaklar öne doğru uzamış halde)
-furkanın dayısıyla...
-!!!! kimleee?????
_ nooldu birden sıçradın anne..(yatağın içinde birden bire kalkan vaziyetttt..)
-bi dakka ..bi dakka.kimle evlenıyor musum ben..o kimmiş.bu nerden çıktı?
-furkan dedi .
-ne dedi.
-"efeeeee,yakında akyaba olucaz.dayımla annen evlenecekley.yani biz de kuzen olucaz."dedi.
_biiiirrr: çocukla dalga geçme ,R leri söyleyemıyor diye
ikiiii: nerden çıkmış bu.dayısı kimmiş.
_ne diyosun oluuum dedim ,saçmalamasana ,dedim."dayım annene aşık olmuş,evlenicez biz bu yaza .evlenmek zoyundayız ."dedi.dayısı furkanın babasına demiş bunu furkan da duymuş.sonra ona döndüp "sende efeyle kuzen oluyorsun bu durumda " demiş.
-offfff...uyu sen artık yat..yok öyle bişey.adamı tanımıyorum bile.furkan'ın bi dayısı olduğunu bile bilmiyordum.onlar komşumuz.hepsi bu.tamam mı..odana git ve böyle şeyleri kafana takma.evlenecek olursam sana haber veririm merak etme:)
-annee
-hıı
-uykuya geçtinmi?
-şimdi tam geçiyorum.
-anneeaa
-hııı
-babama gideyim mi ben..
-hööönnkkkkk
-babama..
-efe..(tektrar kalkıp yatağın içine bağdaş kurarak ve saçlar almış başını giderken gözler yarı baygın ve şokta..)efe..oğlum babanla hiç görüşmedin ki sen.
-görüşeyim bence.belkı beni merak ediyordur.
-eminim merak ediyordur ama.şimdi..biliyorsun evlenmiş.çocukları filan var.belkı bizden hiç bahsetmemiştir.birden bire hayatını karıştırmayalım.
-bi yere çağırır orda buluşuruz.
-efe..neler oluyor.nerden çıkardın bunu şimdi.
-merak ediyorum.
-anlattım sana .resimleri de var.
-sesi yok.beni görünce napıcak.onu tanıyan herkes "aynı da babası " diyor.şaşırmaz mı beni görünce..
-biz ona gitmeyelim.sıkıntıya girmesin .şimdi uyu .sana söz veriyorum ben arayacağım onu.tanıştıracağım sizi..
-tamam..annee..
-söyle aşkım.
-şu furkanın dayısı olacak yavşakla konuşma sakın.
-tamam kocacıımm..:))))))
-anne.biraz senle yatayım mı.
-olmaz.kocaman adam anneyle yatmaz ..hadi odana.
-peki..
..
-efeeee..gel ..gel bakalım başımın belası gell..uyuzum benim atla.
koşarak atladı yatağa..sarıldık .bacaklarımı beline sardım.kollarımın arasında sıktım ,boğulacaktı çocuk:) 13 yaşına gelmiş hala annesiyle yatmak hoşuna gidiyor.normalde o kadar "cool "dur ki..ama şu an şu hali bebekten farkı yok..korkmuş sanırım..annem evlenecek diye korkmuş.neden korkmuşsa?sabaha kadar kollarını açmadı .sarılıp uyudu bana.bebekliğinde olduğu gibi göğüslerimin üstünde kafası :)delikanlı olmaya başlayalı beri beraber uyumamıştık.özlemişim..:))
ona bunu yaşattığım için çok üzgünüm ..babası konusunda yani..beni nasıl affedecek.ben yaşadığımı ona yaşatmak istememiştim ama farklı bi versyonunu yaşattım galiba.çok üzgünüm çok..
.........
-günaydın penelope abla..efe geliyor mu.
-içeri gel .kahvaltıda.daha erken değil mi.servisin gelmesine 20 dk.var .içeri geç .
..
-penelope abla bu tostu sen mi yaptın.
-abla değil çocuğum teyze teyze.ben senin arkadaşının annesiyim.penelope teyze diyeceksin.
-teyzeye benzemıyorsun ki.
(efe)-furkaaaann..sen var yaaa..
-nee oluuum benzemıyo teyzeyee ne yapayım.
-furkan bana bak ..ben kimseyle evlenmıyorum tamam mı..senin de haberin olsun.
-dayımla?
_dayını tanımıyorum.evlenmıyorum da .benim kocam burda bak tam karşında boğulacak gibi tost yiyo yaa o işte.
-kıhkıhkıhkıhkıh
.....
-merhaba.
-merhaba.
-ben A.....Furkanın dayısıyım.dün furkan biraz zırvalamış galiba çocuk işte ehehehehehe,
-evet fazlasıyla zırvalamış ama çok fazla zırvaydı kaale almadım çocuk işte ehehehe
-yani..
-yani..
-ben alayım paketleri.
-yook taşırım sağolun
-alt katta oturuyorsunuz siz..yani kızkardeşimle komşusunuz.ben de sık sık geliyorum ..bu aralar daha da sık.burda xyz firmasının abc birim müdürü olarak çalışıyorum.öyle ..ben rahatsız oldum lütfen paketleri alayım.
-yoo yoo,iyi böyle..geldik zaten ..memnun oldum.ablanıza selam..hoşçakalın..
-şey ben .
..
şey sen evet...efe görse tükürecek ağzıma ..koş koş koş eve :)))))oğlum adam olmuş ta kıskanıyo beni hiiieeyytt beaaa:)))
-hııı
-uyuyor musun?
-hıı hıı.
_neden cevap veriyosun peki?
-cevap vermıyorum sayıklıyorum şu an.
-yarın mustafa da kalayım mı?
-hayır.
-ne biçim sayıklıyosun ya..herşeyin aynı gündüzki gibi.evet demen gerekiyordu.
-uyuuuuuuuuuuu
..
_anne
-hıı.
-uyuyor musun
-hııı hıı..odana gitsene sıpa kadar oldun yaa.uykum var..
-anneee.
-hııı
-sen evlenecek misin?
-nerden çıktı şimdi bu.
-furkan söyledi.
_ne söylediii(homurdanıp uykuyla karışık bi sesle)
-evlenecekmişsin.
-kimle? onu da söyledi mi bari..(gözler hala kapalı suratın bi kısmı yastığa gömülmüş dudaklar öne doğru uzamış halde)
-furkanın dayısıyla...
-!!!! kimleee?????
_ nooldu birden sıçradın anne..(yatağın içinde birden bire kalkan vaziyetttt..)
-bi dakka ..bi dakka.kimle evlenıyor musum ben..o kimmiş.bu nerden çıktı?
-furkan dedi .
-ne dedi.
-"efeeeee,yakında akyaba olucaz.dayımla annen evlenecekley.yani biz de kuzen olucaz."dedi.
_biiiirrr: çocukla dalga geçme ,R leri söyleyemıyor diye
ikiiii: nerden çıkmış bu.dayısı kimmiş.
_ne diyosun oluuum dedim ,saçmalamasana ,dedim."dayım annene aşık olmuş,evlenicez biz bu yaza .evlenmek zoyundayız ."dedi.dayısı furkanın babasına demiş bunu furkan da duymuş.sonra ona döndüp "sende efeyle kuzen oluyorsun bu durumda " demiş.
-offfff...uyu sen artık yat..yok öyle bişey.adamı tanımıyorum bile.furkan'ın bi dayısı olduğunu bile bilmiyordum.onlar komşumuz.hepsi bu.tamam mı..odana git ve böyle şeyleri kafana takma.evlenecek olursam sana haber veririm merak etme:)
-annee
-hıı
-uykuya geçtinmi?
-şimdi tam geçiyorum.
-anneeaa
-hııı
-babama gideyim mi ben..
-hööönnkkkkk
-babama..
-efe..(tektrar kalkıp yatağın içine bağdaş kurarak ve saçlar almış başını giderken gözler yarı baygın ve şokta..)efe..oğlum babanla hiç görüşmedin ki sen.
-görüşeyim bence.belkı beni merak ediyordur.
-eminim merak ediyordur ama.şimdi..biliyorsun evlenmiş.çocukları filan var.belkı bizden hiç bahsetmemiştir.birden bire hayatını karıştırmayalım.
-bi yere çağırır orda buluşuruz.
-efe..neler oluyor.nerden çıkardın bunu şimdi.
-merak ediyorum.
-anlattım sana .resimleri de var.
-sesi yok.beni görünce napıcak.onu tanıyan herkes "aynı da babası " diyor.şaşırmaz mı beni görünce..
-biz ona gitmeyelim.sıkıntıya girmesin .şimdi uyu .sana söz veriyorum ben arayacağım onu.tanıştıracağım sizi..
-tamam..annee..
-söyle aşkım.
-şu furkanın dayısı olacak yavşakla konuşma sakın.
-tamam kocacıımm..:))))))
-anne.biraz senle yatayım mı.
-olmaz.kocaman adam anneyle yatmaz ..hadi odana.
-peki..
..
-efeeee..gel ..gel bakalım başımın belası gell..uyuzum benim atla.
koşarak atladı yatağa..sarıldık .bacaklarımı beline sardım.kollarımın arasında sıktım ,boğulacaktı çocuk:) 13 yaşına gelmiş hala annesiyle yatmak hoşuna gidiyor.normalde o kadar "cool "dur ki..ama şu an şu hali bebekten farkı yok..korkmuş sanırım..annem evlenecek diye korkmuş.neden korkmuşsa?sabaha kadar kollarını açmadı .sarılıp uyudu bana.bebekliğinde olduğu gibi göğüslerimin üstünde kafası :)delikanlı olmaya başlayalı beri beraber uyumamıştık.özlemişim..:))
ona bunu yaşattığım için çok üzgünüm ..babası konusunda yani..beni nasıl affedecek.ben yaşadığımı ona yaşatmak istememiştim ama farklı bi versyonunu yaşattım galiba.çok üzgünüm çok..
.........
-günaydın penelope abla..efe geliyor mu.
-içeri gel .kahvaltıda.daha erken değil mi.servisin gelmesine 20 dk.var .içeri geç .
..
-penelope abla bu tostu sen mi yaptın.
-abla değil çocuğum teyze teyze.ben senin arkadaşının annesiyim.penelope teyze diyeceksin.
-teyzeye benzemıyorsun ki.
(efe)-furkaaaann..sen var yaaa..
-nee oluuum benzemıyo teyzeyee ne yapayım.
-furkan bana bak ..ben kimseyle evlenmıyorum tamam mı..senin de haberin olsun.
-dayımla?
_dayını tanımıyorum.evlenmıyorum da .benim kocam burda bak tam karşında boğulacak gibi tost yiyo yaa o işte.
-kıhkıhkıhkıhkıh
.....
-merhaba.
-merhaba.
-ben A.....Furkanın dayısıyım.dün furkan biraz zırvalamış galiba çocuk işte ehehehehehe,
-evet fazlasıyla zırvalamış ama çok fazla zırvaydı kaale almadım çocuk işte ehehehe
-yani..
-yani..
-ben alayım paketleri.
-yook taşırım sağolun
-alt katta oturuyorsunuz siz..yani kızkardeşimle komşusunuz.ben de sık sık geliyorum ..bu aralar daha da sık.burda xyz firmasının abc birim müdürü olarak çalışıyorum.öyle ..ben rahatsız oldum lütfen paketleri alayım.
-yoo yoo,iyi böyle..geldik zaten ..memnun oldum.ablanıza selam..hoşçakalın..
-şey ben .
..
şey sen evet...efe görse tükürecek ağzıma ..koş koş koş eve :)))))oğlum adam olmuş ta kıskanıyo beni hiiieeyytt beaaa:)))
cumartesi pazarı
anlatmış gene: penelope - 10 Nisan 2010 Cumartesi
başka bir aileden bahsedeyim mi size bu gün....annem gidince alemlerin ötesine, onunla beraber yokolmuş bir akrabalık ilişkisi..nasılsa artık?!!! insan merak etmez mi evladından kalan yadigarı...tek bi tek..
kış memleketliydi o...hala yeryüzündeyken annem ,millattan önce yani, yılbaşında kar görelim diye giderdik anne baba çocuk üçlüsü..tam değil hatıralar bulanık...cumartesi pazarı diye bi yerdi oturdukları semtin adı.semt demek büyük şehirlere özgü bişey aslında.orda mahalle denir.geniş ana cadde üzerine pazar kurulurdu, pazarın arasından geçince ilk dar sokak onların evine giderdi.kocaman,kare ,parlak ,bombeli,gri taş döşeli sokaktı.ama karla kaplıydı tabii.şeklini sadece kar kürekleriyle yolları kazıdıkları zaman görürdünüz.
anneannem ve dedem, ikisi de fabrika işçisiydi.onlarda kalmaya gittiğimizde bile işten izin alamıyorlardı:) sabah annem babam uyurken ,onlar kalkıp yemek kaplarına yemeklerini koyup yola çıkıyorlardı.pencereden bakıyordum.buğusunu nefesimle temizleyip...elimle iyicee ovalayıppp,görüş mesafesini ayarlayıp bakıyordum dışarı.anneannem kahverengi paltosuna iyice büzüşmüş,eşarbını bağlamış ,eldivenleri elinde...diğer elinde kaplar....dedem elinde kürek:)) evet kürek...sabahları o dar sokakta ,sokağa açılan sağlı sollu kapılardan erkekli kadınlı kalabalıklar aynı saatte çıkarlardı,tüm mahalle aynı fabrikada işçiydi ;başka iş sahası yokmuş ,ya esnafsın ya işçi...erkeklerin elinde kürekler...sabaha kadar karla kapanmış yolları aça aça yürürlerdi..ana caddeye gelene kadar hepsi kar kazırdı,caddeye açılan yola gelince kürekleri köşedeki veresiyeci bakkala bırakırlar akşam fabrika çıkışı eve dönerken alır gelirlerdi.öyle kar yağardı ki babam beni kucağında taşımak zorunda kalırdı ,kara gömülüp kalırdım çünkü...
akşam eve gelir nazife sultan, hemen eşarbınmı ,paltosunu çıkarır asar,ömer beyin terliklerini verir,doğru mutfağa geçer hemen patlıcan soyardı:))) annem çok severmiş patlıcanla yapılan her yemeği...demek bana ondan kalan bişey var,saçlarımın dışında.
ertesi akşam yeni yıl gecesi olacağı için hazırlıkları yapılırdı.babam şarap seviyor diye şarap alırdı dedem ..yoksaa onun delikanlı sofrasının delikanlı rakısı haricinde öyle "ciklota çocukları "na göre içkisi yoktu onun.mezeleri hazırlardı annem .yoğurtlu havuç salatası için havuçları iyisinden almış gelmiş çok bilmiş ömer efendi:))
dışarda kar oynamaya giderdim."kar oynamak "bana özgü bir deyim mi bilmiyorum.sonuçta karla ilgili her türlü oyunu içeriyor.işte nedir, kızak,nedir efendim kartopu,başka nedir mağara...evet kar o kadar çok ki mağara yaparlardı içine oturulabilirdi.eskimoların evleri gibi..:)
şimdilerde iş icabı orda bi kaç araziye bakmak için gitmem gerekiyor.yıllar sonra..kim kaldı orda acaba .kim var..hala cumartesi pazarı var mı? nazife hanım la ömer efendi var mı..? beni neden hiç merak etmediler?
doğunun kızıyla batının oğlunun evliliği batı tarafını çok memnun etmemiş zaten iki aile görüşmezdi de doğuya doğru zorunlu bir yolculuk sırasında tepetaklak olan aracın suçu ,kayıpların faturası neden bu iki yaşlı fabrika işçisine kesildi bilmiyorum.orada filim kopuyor bende.ama merak ettiğim şey ,omuzlarında taşıdıkları ,karlara gömdükleri "naneemollaaa " larını hiç merak etmediler mi ? babama daha çok benzesemde ,annem gibi gülen ,onun saçlarına sahipken ben ; birdaha göremeyecekleri "can kuşlarının " kalıntısını merak etmediler mi..
gidelim bakalım cumartesi pazarına.....biz gidelim...saçlarımızı gösterelim ..belki özlemişlerdir..
EKLEME.
-buraları hayal meyal hatırlıyorum..çok kar olurdu.kış mevsiminde gelseydik keşke.görürdüm karları.
-maalesef penelope hanım göremezdiniz.bu yıl bir gün kar yağdı zaten.burada kar yağmaması kıyamet alameti demek..
-kar nasıl yağmaz burada anlaşılır gibi değil:) ama okumuştum gazetelerden sanırım çokça yağmur yağmış..Akdeniz iklimine dönmüş buralar:)
-evet yağmur çok yağdı şükür.ama biz kar adamıyız.sanki bu sene kış gelmedi sanıyoruz.bi tuhaf..gerçi kaç senedir azaldı kar.eskisi gibi değil kışlar ama bu sene...ne bileyim penelope hanım.çoğu kişi seviniyor mevsim yumuşadı diye ama biz eskiler biliyoruz ki kar olmazsa hastalık çoğalır.mikrop kırılmaz ki bi kere..
..
-Ahmet Bey, burda cumartesi pazarı diye bi yer vardı. eskiden ..
-aşağı sokakta cumartesileri kurulan pazar var. o mu?
_yok, mahallenin adıydı. evet pazar da kurulurdu ama mahallenin adı da oydu yani.
_haa..eskiden adı oydu şimdi H.S.caddesi .burdan iki durak yukarıda .20 dakikalık mesafede.hayırdır?
_çocukken oraya gelirdik. Tanıdıklar vardı da orda. Gelmişken göreyim diyorum.
_oralar şimdi şehrin merkezine kaydı. şehrin yerlileri otururdu orda.orıjınal evleri vardı .20-30 yıl olmuştur.lokomotif fabrikasının işçileriydi çoğu.yerleri merkeze yakınya ,belediyenin çevre düzenlemesi kapsamında kaldı oralar.mütayitler (onun dediği şekliyle …yoksa müteahhit olduğunu biliyorum ben) parselledi .birer daire karşılığı aldılar evleri,site yaptılar oraya ,apartmanlar var ,altlarında büyük marketler.
_tamamen yok mu oldu mahalle.
-yok, olmak demeyelim de değişti. yani yollar yapıldı, oto park, siteler. park, bahçe.
yolumuzun üzerinde ..götüreyim sizi..
....
buralarda iz kalmamış çocukluğumdan.taş sokak yok.veresiyeci bakkal yok.20 -25 senede bi şehir bu kadar değişir mi? nerde o insanlar..
_burası mı şimdi?
_evet penelope hanım tarif ettiğiniz yer burası.
_hiç bişey yok ki burda aklımda kalan. Yanlış galiba. Burası değil.
_belki başka bi pazar yeridir. Siz cumartesi sanıyordunuzdur.
_yok yok..mahallenin adıydı.
-buralar işte ..şurda evler vardı,sokaklar ..buraya K..lar site yaptı .şehrin sayılı esnafları onlar.buldukları yere site yapıyorlar ,altına da hemen ortakları oldukları süper marketin bi şubesini...32 şubeleri oldu düşünün.
_şu arada bi boşluk kalmış.
_ha oo..orda türbe var. ordaki evleri yıkarlarken kepçenin dişlisi kırılmış.kaç tane makina gönderdilerse dişleri kırılmış.şoförler ruyalarında görmüşler."bana dokunmayın " diyormuş muhterem .oraya türbe yaptılar.dokunmadılar.
****kafada oluşan bi kaç şimşek: çat çat çat çat
-selver teyzelerin bahçesine neden bez bağlamışlar anneanne.
-orda bi mübarek varmış.iyilerdenmiş.selver teyzen ruyasında görmüş.burda eskiden osmanlı zamanında istanbulu fethetmeye gelen sahabeler olurmuş.taaaa mekke den gelip istanbulu fethedecekler.at sırtında geldiklerinden aylar sürermiş.o yol üzerinde hastalanan olurmuş,şehit olan olurmuş,vadesi yetip ölen olurmuş..burda da bi sahabe yatıyormuş.selver teyzen her sabah oraya çiçek bırakır.dua okur.evinin bereketi ondan .yoksa nasıl geçinecek işsiz güçsüz kocayla.
- ordan korkuyorum ben anaanne.gitmeyelim oraya.
-sevsinler ..nanemollaaa seni.bişeycik olmaz.ölmüş ölünün kendine faydası yok..
*********
-tamam tamam burası..Ahmet bey burası...
ne taş sokak var...ne evler..ne de kardan iz...burdaki insanlar ne olmuşlar.
_müteaitler birer daire vermiş onlara.burdaki binalardan birilerinde oturuyorlardır.
-burdaki binaların birinde ha....
DESTEKLE-ME
anlatmış gene: penelope - 9 Nisan 2010 Cuma
Günlük hayatın saçma sapan uğultusu kulağımı tırmalıyor.Devletin tarım politikası canımı sıkıyor.Dün akşam DÜTTÜRÜ lokomotif Bank A.Ş. genel müdürü ile yapılmış yemekli konuşmanın verimliliği öylesine tartışılır ki ...canımı sıkıyor...çiftçilerin işletme kurmaları için kredi verecekler.ahahahahaha...ne iyi...sonra amerikan tarzı çiftlikler kurulacak yurdumda ..ahahahaha ne güzel ..hani amerikada üç kişi (yaşlı teyze ,amca - bunlar muhtemelen mr.end mrs.brown kişileri- ve de bi bakıcı) tek bi düğmeyle 250 baş ineğin bakımını ve sağımını yapıyolar ya :))) işte bizimkisiler de yapıcak artık ..ahahah harikaaa di mi?..
dalga geçer gibi “topla” dedi adamları “bana uygun hayvan sayısı olan ,arazisi olan bu işi yapacak adamları ....onlara kredi verelim biz...hemde 2 + 5 ...yani iki yıl ödemesiz üçüncü yıl yılda bi kez olmak üzere ödeme.”..süüüppppeeeerr..
daha bitmedi..”ayrıcaaaa faiz oranı siz aracı olacaksanız % 5.5 “ olllleeyyyyy..
adamları topladık ,götürdük..biliyolar zavallılar bizim kadar kek değiller tereddütlü geldiler.biz uçuyoruz ,hele ben:))) küçük birer fabrikaları olacak,hayatları değişecek ,diye seviniyorum....
-Evet, penelope hanım... Demek bu beylerin bu işi yapacaklarından eminsiniz...
-kesinlikle...bu adamların hayatı bu..meslekleri bu..biz onlardan öğreniyoruz hatta..benim en büyük destekçim onlar.ve ben kefilim her birine yapacaklar bu işi...
-anladım ..protokolü yapalım o halde ,100 er milyar kredi kullandıralım beylere ,hemen. ..nasılsa siz projeyi çizmişsiniz.ayrıca kusursuz bi proje..işletmeler,tesisler...gerçekten muhteşem...ülke için hayırlı olacağından eminim ..yani tarımsal kredilerde projeniz hazır çizim olarak göz dolduracak...evet beylerle ilgili görüşmeye gelince gerekli evrakları hazırlasınlar ,şeyi de hemen hazırlasınlar ..şeyi ..şeyi canım işte ahahaha klasiktir ya iki kefilleri ki gayrimenkulleriyle beraber,sonra ipotek edecekleri gayrimenkuller belediye sınırları içerisindekileri ,işte canım şey için ekspertiz de gelir yarın birgün teminata...
_bi dakka bi dakka..sayın müdürüm ben bi noktada kaçırdım galiba konuyu...
adamlardan hayvanlarını ipotek karşılığı alarak işletme kurma sözü verdiniz.,arazilerine gelip baktınız.benden buna uygun proje istediniz.hayvan barınaklarını olması gerekenin en muhteşemi,hatta birer işletme olacak şekilde ,içinde süt üniteleriyle birlikte tüm ekipmanıyla birlikte karşılamayı vad ettiniz ki bunun % 50 si işletme kurmak isteyen çiftçiye tarım bakanlığının hibesi olacaktı.ve şimdi son dakikada bu adamlardan gayrimenkulleri ile beraber kefil olacak ikişer kişi istiyorsunuz..eyvallah..adamlardan vereceğiniz kredinin %70 fazlası olacak teminat istiyorsunuz.yani 100 milyar verip 170 milyarlık teminat istiyorsunuz.üstelik bu teminatı traktör,tarım makinesi olarak kabul etmediğiniz gibi,köy evi,köydeki tarla ,arazi olarak da istemiyorsunuz...belediye sınırlarında yani şehirde ,tapulu ev ,arsa istiyorsunuz..ayrıca da bunların değeri 170 milyar olcak..
şaka gibi sayın müdürüm..bu adamların 170 milyarlık evleri arsaları olsa inanın bana kredi çekmezler ,gider adam 60 milyarlık bi arsasını satar peşin parayla işletmesini kurar ,iki sene sonra kuracağı işletmenin geliriyle de parasını zaten koyar yerine.ne şimdi bu..
_eeee.penelope hanım bankamız da teminat almak zorunda ..oldukça düşük faizle bu fırsatı kimse vermez bi daha..
-tamam müdürüm .kalsın ..biz bakalım başımızın çaresine..
-ama bu bi fırsat biliyorsunuz siz de..küçük birer fabrika olacaklar adamlar.
_yaa evet müdürüm ..olacaklar inşaalah ..desteklerinizle...haa bu arada aklıma takıldı müdürüm..benim projem ...çizdiklerim yazdıklarım..hani bayıldığınız,…türkiye deki işletmelerin yapımında kullanacaksınız ya.hazır proje olarak..ben onu rica edeyim lütfen..anlaşma yapmadık değil mi..yani bu benim projem ..benden telif almadınız,ya da bana bi ödeme yapmadınız… bu projeyi kullanacaksınız sonra çiftçiye masraf çıkarırken "proje çizim masrafı "diye masraf keseceksiniz.ben projemin kullanılmasını istemiyorum.ya da anlaşırız ,satarım size..:)))
-aman penelope hanım.bu bi amme hizmetidir.vatandaşlarımız için tam ana.....
_müdürüm sözünüzü kesiyorum ama benim de kendime teminatı almam gerek değil mi..müsadenizle L. Bey’deydi değil mi projem..çıkarken alayım ben onu ..iyi günlerr ..
.....
lan erkek olasım nasıl var nasıl var saysam sövsem şimdi var yaaaaaaaaaaa..erkek olmadan da söverim de nası sokucam…gerçekçiliği yok..
dalga geçer gibi “topla” dedi adamları “bana uygun hayvan sayısı olan ,arazisi olan bu işi yapacak adamları ....onlara kredi verelim biz...hemde 2 + 5 ...yani iki yıl ödemesiz üçüncü yıl yılda bi kez olmak üzere ödeme.”..süüüppppeeeerr..
daha bitmedi..”ayrıcaaaa faiz oranı siz aracı olacaksanız % 5.5 “ olllleeyyyyy..
adamları topladık ,götürdük..biliyolar zavallılar bizim kadar kek değiller tereddütlü geldiler.biz uçuyoruz ,hele ben:))) küçük birer fabrikaları olacak,hayatları değişecek ,diye seviniyorum....
-Evet, penelope hanım... Demek bu beylerin bu işi yapacaklarından eminsiniz...
-kesinlikle...bu adamların hayatı bu..meslekleri bu..biz onlardan öğreniyoruz hatta..benim en büyük destekçim onlar.ve ben kefilim her birine yapacaklar bu işi...
-anladım ..protokolü yapalım o halde ,100 er milyar kredi kullandıralım beylere ,hemen. ..nasılsa siz projeyi çizmişsiniz.ayrıca kusursuz bi proje..işletmeler,tesisler...gerçekten muhteşem...ülke için hayırlı olacağından eminim ..yani tarımsal kredilerde projeniz hazır çizim olarak göz dolduracak...evet beylerle ilgili görüşmeye gelince gerekli evrakları hazırlasınlar ,şeyi de hemen hazırlasınlar ..şeyi ..şeyi canım işte ahahaha klasiktir ya iki kefilleri ki gayrimenkulleriyle beraber,sonra ipotek edecekleri gayrimenkuller belediye sınırları içerisindekileri ,işte canım şey için ekspertiz de gelir yarın birgün teminata...
_bi dakka bi dakka..sayın müdürüm ben bi noktada kaçırdım galiba konuyu...
adamlardan hayvanlarını ipotek karşılığı alarak işletme kurma sözü verdiniz.,arazilerine gelip baktınız.benden buna uygun proje istediniz.hayvan barınaklarını olması gerekenin en muhteşemi,hatta birer işletme olacak şekilde ,içinde süt üniteleriyle birlikte tüm ekipmanıyla birlikte karşılamayı vad ettiniz ki bunun % 50 si işletme kurmak isteyen çiftçiye tarım bakanlığının hibesi olacaktı.ve şimdi son dakikada bu adamlardan gayrimenkulleri ile beraber kefil olacak ikişer kişi istiyorsunuz..eyvallah..adamlardan vereceğiniz kredinin %70 fazlası olacak teminat istiyorsunuz.yani 100 milyar verip 170 milyarlık teminat istiyorsunuz.üstelik bu teminatı traktör,tarım makinesi olarak kabul etmediğiniz gibi,köy evi,köydeki tarla ,arazi olarak da istemiyorsunuz...belediye sınırlarında yani şehirde ,tapulu ev ,arsa istiyorsunuz..ayrıca da bunların değeri 170 milyar olcak..
şaka gibi sayın müdürüm..bu adamların 170 milyarlık evleri arsaları olsa inanın bana kredi çekmezler ,gider adam 60 milyarlık bi arsasını satar peşin parayla işletmesini kurar ,iki sene sonra kuracağı işletmenin geliriyle de parasını zaten koyar yerine.ne şimdi bu..
_eeee.penelope hanım bankamız da teminat almak zorunda ..oldukça düşük faizle bu fırsatı kimse vermez bi daha..
-tamam müdürüm .kalsın ..biz bakalım başımızın çaresine..
-ama bu bi fırsat biliyorsunuz siz de..küçük birer fabrika olacaklar adamlar.
_yaa evet müdürüm ..olacaklar inşaalah ..desteklerinizle...haa bu arada aklıma takıldı müdürüm..benim projem ...çizdiklerim yazdıklarım..hani bayıldığınız,…türkiye deki işletmelerin yapımında kullanacaksınız ya.hazır proje olarak..ben onu rica edeyim lütfen..anlaşma yapmadık değil mi..yani bu benim projem ..benden telif almadınız,ya da bana bi ödeme yapmadınız… bu projeyi kullanacaksınız sonra çiftçiye masraf çıkarırken "proje çizim masrafı "diye masraf keseceksiniz.ben projemin kullanılmasını istemiyorum.ya da anlaşırız ,satarım size..:)))
-aman penelope hanım.bu bi amme hizmetidir.vatandaşlarımız için tam ana.....
_müdürüm sözünüzü kesiyorum ama benim de kendime teminatı almam gerek değil mi..müsadenizle L. Bey’deydi değil mi projem..çıkarken alayım ben onu ..iyi günlerr ..
.....
lan erkek olasım nasıl var nasıl var saysam sövsem şimdi var yaaaaaaaaaaa..erkek olmadan da söverim de nası sokucam…gerçekçiliği yok..
beyin jimnastiği
anlatmış gene: penelope - 7 Nisan 2010 Çarşamba
mütevelli heyetine soru...
aramızdaki yabancılar için açılım "ouestıons to board of trustees"
daha doğrusu bilirkişiye danışma...
veya ulu manitu ya havale
ya da amaaannn zırvalamanın alemi yok arkadaşlar bi akıl verin hele:)))) tarzındaki serzeniş..
adam 4 yıllık ilişkisini başka bi kadın için bitirmiş.yani kaçamak yaparken farkedilmiş,evlilik planı yaptığı sevgilisi terketmiş onu.bu da kaçamak yaptığı kızla evlenmiş.evlilik 1 ay sürmüş.ayrılmışlar.ayrılalı 2 yıl olmuş.nerde akşam orda sabah bi adam .ve bir gün arkadaşların müzikli eğlenceli yemeğinde bi kadına aşık olmuş.söylediğine göre aniden ,birden bire.sonra hemen hemen her gün görüşmüşler.ortak tanıdıklarda ,benzer iş kollarında olmalarından dolayı seminerlerde,toplantılarda,il genelinde davet edilinen her yerde.sonraki günler sadece onu düşünmekle geçirmiş.kimseyle sevişmek ,konuşmak ,yazışmak ,dışarı çıkmak istemıyormuş.yaklaşık 3 aydır bu hali devam ediyormuş.arkadaşları da şaşırıyorlarmış bu duruma.hatta kendisi "acaba ben erkekliğimi mi kaybettim diye kara kara düşünüyormuş:))))))"
yukarıdaki metne göre aşağıdaki soruyu cevaplayınız.şimdi ilişkiler geçmişindeki sabıka kaydı berbat olan bu adamın sizce gerçek hissi nedir?
a) adam yorgundur ,düzenli bi ilişki istiyordur .doğru söylüyordur
b) adam yeni bi av bulmuştur..muhahahahaaa hep aynı yalan 'dır.
c) adam şansız bahtsız zavallıdır.belki talihi dönüyordur.
d) adam aşık olmaya olmuştur da ,herkesin bildiği üzere aşk gelir geçer ,adam yeni çiçekler için uçmaya devam edecektir.
e)hepsi
f)hiçbiri
konunun yazarla alakası yoktur...yazar hakkında aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
a) yazar yalan söylüyordur.
b) yazar çok sosyal biridir ,çevresinde yaşananları kendi başına gelmiş gibi dert ediyordur.
c)yazar "umutsuz ev kadınıdır " (bööööö)
d)yazarın işi gücü yoktur ,nerde küflenmiş konu var onu buluyordur anasını satayım.
e)hepsi
f)hiçbiri
bin bir konu bir arada ..penelope coşar
anlatmış gene: penelope - 5 Nisan 2010 Pazartesi
Siyah beyaz filmlerdi penceremi açan ..kanıma giren..beni şimdi ben yapan..
Bi araba…bi sabah…hayalleri sadece siluet şeklinde iki komşu el sallayan..içinde bi kardeşimin olacağını hesap ettiğim ev uzaklaşırken..arabada ağlayan büyükanne ,büyükbaba…
Lllllpppppp…film kopar…makinist sar!!!!daha ileri…
.
Mekan değişir..suratsız kız çocuğu ,dizlerini karnına çekmiş ,film makinesinin gürültülü sesine rağmen hemen makinenin konduğu masanın altından duvara bakan suratsız kız çocuğu..bazı geceler kendi kendine çalıştırmaya çalıştığı için cezalandırılan suratsız kız..
Siyah beyaz filmlerdi açan penceremi..kitaplarla şekillenen kafamı ,filmler renklendirirdi.her zaman soğuk nevalenin tekiydim.huysuz …aksi..kavgacı..yarası beresi eksik olmayan sokak kızı..bi filmlerdi sakin durduğum ...filmler de öyle değildi..haftada iki gece ..ışıkları kaptırlar ,tıkır tıkır işleyen film makinesıyla yaşlılar konseyi toplanır,mavi çinili kahve fincanları ,uzak gözlükleri ile …yaslanıp koltuklarına …sevdikleri ahbaplarıyla…filmden sonraki tavla olayı daha da önemli olsada onlar için bu da bi güzellik..onlar ordayken …duvara daha yakın ben…makinenın konduğu masanın hemen altında ,duvara dayanan sırtı ,karnına çektiği uzun bacaklarıyla…bacaklarıma srılıp başımı dizlerime koyup izlerdim.bazan orda uyurdum.bazan da filmin hülyasıyla emekleye emekleye odama giderdim…:)
ıngrad bergman , marlyn moonre filmleri… o müzikli ,danslı …önceleri İngilizce …sonraları Türkçe dublajlı filmler…”yedi kardeşe yedi gelin “ … …sekiz on oğlanın sekiz on kıza aşık olduğu dans ettikleri bilmem ne .. sonra türk filmleri ..sadri alışık…şakayla krışık….efkarım onunkinden olur bazen ..sigara …o rakı içer ben şarap..ama gramofon efkar tahta masa deniz…efkarım ona benzer deniz olan yerde elbette..yoksa işte yangın merdivenleri şarap müzik gece……
westernler sonra..kasabaya taşınan çirkin ,oğlan kılıklı kızın ,herkes onla alay ederken nasıl olup bittiyse kasabanın en yakışıklı ve zengin adamının kalbini kazandığı filmler…hani adam aslında kızın gerçek yüzünü görmüş..
Tren yolları, sahil kenarlarıydı benim uğrak yerlerim..bazen filmlerin içinden çıkamadığımı düşünürdüm ,sonra “boşver “ derdim kendime “çıkmak isteyen de kim..:)) “ daha az acıklı gerçeğinden..ve gerçeğinden daha hareketli..erkenden uyuyan yaşlı iki kişinin ,üstelik senden de pek de hoşnut değillerse sadece sessizliğini ve milyon yıllık düzenini izlemek zor…
7-8 bile değilken yaşım komşunun oğlanlardan birini bodruma sokup öpmüştüm zorla..o da tabi ağlamıştı feryat figan ,tükürmüştü de..:
-ya tamammm bi sussana yaaaaa..
Demekten canım çıkmıştı..oğlancık salya sümük ,gözler belermiş annesi yardıma gelene kadar ellerimde hapisti..annesi de kulaklarımı Midas’ın kulaklarına yaklaştırmıştı pisss..ne anlar aşktan o)))
Lisede kalbimin kıpraştığı vardı bi..o da öyle boşver onu..kız gibi değildim zaten..fazla cesur buluyordu beni..fazla rahat ..fazla atak..
Hani günümüzdeki şarkıdaki gibi sanıyordu beni:
“aşk yok mu sence ..sevişmek her tende aynı mı senceeeeee”
Modunda beni aşktan anlamamakla suçluyordu..”takıl abi ,hayatını yaşa “ diyorum diye ..ve rahatlığımdan …belkı “leeeyn ben de küçük bi kızım aşıkım sana bee..ama bizim sınıftaki kız var ya kızlar tuvaletinde her gün ağlıyo senin için sana ne aşık bee..bi de harbi iyi kız..nazik ,kibar ,güzel.daha yakışırsınız bence …ondan böyle kaba ,hoyrat , duygusuz olabiliyorum anasını satiiim “ deseydim nası olurdu acep…
Sonra kasabadan kaçar gibi gittim..yalnızca ölmek için bir daha oraya döneceğime söz verip ,asla görmek istemediğime karar vererk geldim göbeğine ülkenin.okul..iş..aşık oldum işte o zaman ..o suçlandığım “meg ryan “ filmeleri gibi..öyle güzeldi yalan yok..herşey muhteşem peri masalı..”sen adamı uçurursun “ diyordu..: ) ortak tanıyanlardan duyduğuma göre konusu açılır da maziden adımız zikredilirse “o adamı uçurur “ diyormuş..bişeyde istikrarlı kalabilmesi gözlerimi yaşarttı : ) o da öyle elimizde patladı: )
Bi de ileriki dönemlerde ciddi ciddi sevebildik..onda da artiz gururmuz ..işte ..amaaaann …
Filmlerden izledik aşkın kendine aşık olduk aşk diye bi halt yoktur demiyorum yine de…belki benim kadar “aşkzede “ değilsinizdir..olmayın da demiyorum bak..insanın duygudan dolayı döktüğü gözyaşı gibisi yoktur..ben böyle deyince herkes kendi algısı kadar algılayabiliyor anlıyorum bunu..deniz memlektinde yaşayan adama “mavi derseniz büyük ihtimalle koyu bi mavi ,ya da turkuaz oluşur kafasında..gel abi içeriye ,söyle mavi de, akılda şekillenen görüntü beyazla karışık uçuk mavi..gökyüzü mavisi…doğuya git..ağrıya misal…mavi de çocuğa ..de bi..aklında oluşan mavi nenesinin tombul kollarına taktığı lcam mavi dir…algısı budur..bunu bilmiş bunu görmüştür ..
Şimdi sana aşktan acı desem ,yaşamdınsa etrafında gördüğün üç beş müptezelin ağlak muğlak hallerini düşünürsün..aşık adam desem “ay ne o öyle yapış yapış dersin .aşkım ,canım ,ciicm diyen adam “..onlardan görmüşsün muhtemelen..ki asla kastettiğim o değildir..ben aşık adamı sakin de sevebilen adam bilirim..derken de bunu derim..telefonlara sarılıp” aşkııııımm” demesine gerek yok..örneğin ben hiç demedim …sadece gözlerine bakarak mutlu olabilen,baktıkça bakmak isteyen ve “öyle güzelsin ki..ağlamak geliyor bazen bakarken “ diyebilen bi adam ..ama bunu çok çok istisnai durumlarda ve yerinde ve zamanında söyleyecek adam..
Bu konudan üst üste bahsedince “rumuz goncagül “ müşüm de sanki erkek arıyomuşum gibi oldu..üzüldüm aslında şu görüntüden ..fazlaca paylaşıyorum galiba bazı şeyleri..ama napiim millet buyum ben..
Bu konuyu açma muhabbetimin kaynağı , bu aralar sıkça tanıştırılmaya çalışıldığım adamlar oldu. Kraldan çok kralcı arkadaşlarım eşim dostum, hala güzelken bişeyler yapayım istiyorlar…sanırım hiç değilse öküz ün deyimiyle fuck buddy m olsun istiyorlar.onun bile bi kriteri olmalı ..: ))
Espri yaparken sen “ciddi mii”diyen adam …ne dersin ..bundan karnında baklavalar olsa bile fuck -buddy olur mu? Herkesin yanında yemekte kuzu, millet çekilipte dansa kalkınca “sana mı bana mı gidelim haaa ,hadi bebeğğğiiim sen de istiyorsunnn vuuuuu “ diyen hayvana ne dersin..masanına altından ayak oyunları yapan ikoncan a ne dersin..puuuffffff…bu yüzden yazayım dedim aşk meşk…öyle yani….olmuyor ,bu kadar rahat değilmişim demek..ya da akıllı da …ya da cesur …ya da kendini seven ..
Bi erkek çocuk yetiştiriyorum ,akıllı ..ama klasik erkek işte ..kızları sınıflandırıyor sıpa: güzeller ,en güzeller ,Allah yaratmışşşş lar..bacılar))) Kırk kere de konuştuk ama genlerinde var bunların..Ama oğlanın hamuruna azcık da olsa “Tekrar Çal ,Sam!” den bi doz da olsa yükledim..kurabiyem oldukça iyi olsun istiyorum..acısı da tatlı beee,kavramından geçse bile mutlu olsun …
Erkeklere bok atmak değil niyetim..onların bacak arasına endeksli düşünme sistemini benimsemesem de doğanın kudreti öyle yaratılmışlar ,onu zapt ı rapt altına alabilmiş doymuş adamların da varlığını biliyorum neticede…kimse kimseye benzemek zorunda da değil..kimsenin doğrusu “herkesin doğrusu” olacak diye bişey de yok ..
Kadınlar da kabullenmiş zaten bu durumu..öküz aşkınıza sokayım derken alkışlayan çok kişi kadın mesela….bırakın abi aşkı meşki ,ne aşkı…derken o “yürüüü beee..helal beeee “ diyen destekçiler hep kadın ..ben onu seviyorum..demek istediğini de anlıyorum..ama katılmıyorum ,o ayrı..ve saygı duyuyorum dediklerine…sonuçta anca bu kadar güzel anlatılır içinden geçenler..adam anlatmış..dememiş kaşın güzel gözün güzel sana mı bana mı…sokayım aşkınıza demiş..aikon da yorum yapmış:”penelope ve öküz evlenmeyecekse sorun yok..”
Çok güldüm,keyfim yerine geldi…veeee..benim hayallerden çarkı kırılmış kafada hayaller belirdi hemen :
-yıl ikibinbirmilyon
-aşkıııımm..
-sokayım aşkına..
-sevgilim htırlıyor musun..atışıyorduk senle ..blog vardı yazardım ben ..sen de kızardın filan ..sonra evlendik bak) ne romantik değil mi?
_b.k yedik..saokayım aşkına..
_ama sevgilim ..sen ..o kadar güzel gülüyorsun ki ,bakarken içim açılıyor yeniden aşık oluyorum
-sokayım aşkına..
_aşkım..düşündüm de evlendiğimizden beri başka hiç bi kelime etmedin ..aşkıım…şşş..aşkım
_sokayım aşkına..
Bi araba…bi sabah…hayalleri sadece siluet şeklinde iki komşu el sallayan..içinde bi kardeşimin olacağını hesap ettiğim ev uzaklaşırken..arabada ağlayan büyükanne ,büyükbaba…
Lllllpppppp…film kopar…makinist sar!!!!daha ileri…
.
Mekan değişir..suratsız kız çocuğu ,dizlerini karnına çekmiş ,film makinesinin gürültülü sesine rağmen hemen makinenin konduğu masanın altından duvara bakan suratsız kız çocuğu..bazı geceler kendi kendine çalıştırmaya çalıştığı için cezalandırılan suratsız kız..
Siyah beyaz filmlerdi açan penceremi..kitaplarla şekillenen kafamı ,filmler renklendirirdi.her zaman soğuk nevalenin tekiydim.huysuz …aksi..kavgacı..yarası beresi eksik olmayan sokak kızı..bi filmlerdi sakin durduğum ...filmler de öyle değildi..haftada iki gece ..ışıkları kaptırlar ,tıkır tıkır işleyen film makinesıyla yaşlılar konseyi toplanır,mavi çinili kahve fincanları ,uzak gözlükleri ile …yaslanıp koltuklarına …sevdikleri ahbaplarıyla…filmden sonraki tavla olayı daha da önemli olsada onlar için bu da bi güzellik..onlar ordayken …duvara daha yakın ben…makinenın konduğu masanın hemen altında ,duvara dayanan sırtı ,karnına çektiği uzun bacaklarıyla…bacaklarıma srılıp başımı dizlerime koyup izlerdim.bazan orda uyurdum.bazan da filmin hülyasıyla emekleye emekleye odama giderdim…:)
ıngrad bergman , marlyn moonre filmleri… o müzikli ,danslı …önceleri İngilizce …sonraları Türkçe dublajlı filmler…”yedi kardeşe yedi gelin “ … …sekiz on oğlanın sekiz on kıza aşık olduğu dans ettikleri bilmem ne .. sonra türk filmleri ..sadri alışık…şakayla krışık….efkarım onunkinden olur bazen ..sigara …o rakı içer ben şarap..ama gramofon efkar tahta masa deniz…efkarım ona benzer deniz olan yerde elbette..yoksa işte yangın merdivenleri şarap müzik gece……
westernler sonra..kasabaya taşınan çirkin ,oğlan kılıklı kızın ,herkes onla alay ederken nasıl olup bittiyse kasabanın en yakışıklı ve zengin adamının kalbini kazandığı filmler…hani adam aslında kızın gerçek yüzünü görmüş..
Tren yolları, sahil kenarlarıydı benim uğrak yerlerim..bazen filmlerin içinden çıkamadığımı düşünürdüm ,sonra “boşver “ derdim kendime “çıkmak isteyen de kim..:)) “ daha az acıklı gerçeğinden..ve gerçeğinden daha hareketli..erkenden uyuyan yaşlı iki kişinin ,üstelik senden de pek de hoşnut değillerse sadece sessizliğini ve milyon yıllık düzenini izlemek zor…
7-8 bile değilken yaşım komşunun oğlanlardan birini bodruma sokup öpmüştüm zorla..o da tabi ağlamıştı feryat figan ,tükürmüştü de..:
-ya tamammm bi sussana yaaaaa..
Demekten canım çıkmıştı..oğlancık salya sümük ,gözler belermiş annesi yardıma gelene kadar ellerimde hapisti..annesi de kulaklarımı Midas’ın kulaklarına yaklaştırmıştı pisss..ne anlar aşktan o)))
Lisede kalbimin kıpraştığı vardı bi..o da öyle boşver onu..kız gibi değildim zaten..fazla cesur buluyordu beni..fazla rahat ..fazla atak..
Hani günümüzdeki şarkıdaki gibi sanıyordu beni:
“aşk yok mu sence ..sevişmek her tende aynı mı senceeeeee”
Modunda beni aşktan anlamamakla suçluyordu..”takıl abi ,hayatını yaşa “ diyorum diye ..ve rahatlığımdan …belkı “leeeyn ben de küçük bi kızım aşıkım sana bee..ama bizim sınıftaki kız var ya kızlar tuvaletinde her gün ağlıyo senin için sana ne aşık bee..bi de harbi iyi kız..nazik ,kibar ,güzel.daha yakışırsınız bence …ondan böyle kaba ,hoyrat , duygusuz olabiliyorum anasını satiiim “ deseydim nası olurdu acep…
Sonra kasabadan kaçar gibi gittim..yalnızca ölmek için bir daha oraya döneceğime söz verip ,asla görmek istemediğime karar vererk geldim göbeğine ülkenin.okul..iş..aşık oldum işte o zaman ..o suçlandığım “meg ryan “ filmeleri gibi..öyle güzeldi yalan yok..herşey muhteşem peri masalı..”sen adamı uçurursun “ diyordu..: ) ortak tanıyanlardan duyduğuma göre konusu açılır da maziden adımız zikredilirse “o adamı uçurur “ diyormuş..bişeyde istikrarlı kalabilmesi gözlerimi yaşarttı : ) o da öyle elimizde patladı: )
Bi de ileriki dönemlerde ciddi ciddi sevebildik..onda da artiz gururmuz ..işte ..amaaaann …
Filmlerden izledik aşkın kendine aşık olduk aşk diye bi halt yoktur demiyorum yine de…belki benim kadar “aşkzede “ değilsinizdir..olmayın da demiyorum bak..insanın duygudan dolayı döktüğü gözyaşı gibisi yoktur..ben böyle deyince herkes kendi algısı kadar algılayabiliyor anlıyorum bunu..deniz memlektinde yaşayan adama “mavi derseniz büyük ihtimalle koyu bi mavi ,ya da turkuaz oluşur kafasında..gel abi içeriye ,söyle mavi de, akılda şekillenen görüntü beyazla karışık uçuk mavi..gökyüzü mavisi…doğuya git..ağrıya misal…mavi de çocuğa ..de bi..aklında oluşan mavi nenesinin tombul kollarına taktığı lcam mavi dir…algısı budur..bunu bilmiş bunu görmüştür ..
Şimdi sana aşktan acı desem ,yaşamdınsa etrafında gördüğün üç beş müptezelin ağlak muğlak hallerini düşünürsün..aşık adam desem “ay ne o öyle yapış yapış dersin .aşkım ,canım ,ciicm diyen adam “..onlardan görmüşsün muhtemelen..ki asla kastettiğim o değildir..ben aşık adamı sakin de sevebilen adam bilirim..derken de bunu derim..telefonlara sarılıp” aşkııııımm” demesine gerek yok..örneğin ben hiç demedim …sadece gözlerine bakarak mutlu olabilen,baktıkça bakmak isteyen ve “öyle güzelsin ki..ağlamak geliyor bazen bakarken “ diyebilen bi adam ..ama bunu çok çok istisnai durumlarda ve yerinde ve zamanında söyleyecek adam..
Bu konudan üst üste bahsedince “rumuz goncagül “ müşüm de sanki erkek arıyomuşum gibi oldu..üzüldüm aslında şu görüntüden ..fazlaca paylaşıyorum galiba bazı şeyleri..ama napiim millet buyum ben..
Bu konuyu açma muhabbetimin kaynağı , bu aralar sıkça tanıştırılmaya çalışıldığım adamlar oldu. Kraldan çok kralcı arkadaşlarım eşim dostum, hala güzelken bişeyler yapayım istiyorlar…sanırım hiç değilse öküz ün deyimiyle fuck buddy m olsun istiyorlar.onun bile bi kriteri olmalı ..: ))
Espri yaparken sen “ciddi mii”diyen adam …ne dersin ..bundan karnında baklavalar olsa bile fuck -buddy olur mu? Herkesin yanında yemekte kuzu, millet çekilipte dansa kalkınca “sana mı bana mı gidelim haaa ,hadi bebeğğğiiim sen de istiyorsunnn vuuuuu “ diyen hayvana ne dersin..masanına altından ayak oyunları yapan ikoncan a ne dersin..puuuffffff…bu yüzden yazayım dedim aşk meşk…öyle yani….olmuyor ,bu kadar rahat değilmişim demek..ya da akıllı da …ya da cesur …ya da kendini seven ..
Bi erkek çocuk yetiştiriyorum ,akıllı ..ama klasik erkek işte ..kızları sınıflandırıyor sıpa: güzeller ,en güzeller ,Allah yaratmışşşş lar..bacılar))) Kırk kere de konuştuk ama genlerinde var bunların..Ama oğlanın hamuruna azcık da olsa “Tekrar Çal ,Sam!” den bi doz da olsa yükledim..kurabiyem oldukça iyi olsun istiyorum..acısı da tatlı beee,kavramından geçse bile mutlu olsun …
Erkeklere bok atmak değil niyetim..onların bacak arasına endeksli düşünme sistemini benimsemesem de doğanın kudreti öyle yaratılmışlar ,onu zapt ı rapt altına alabilmiş doymuş adamların da varlığını biliyorum neticede…kimse kimseye benzemek zorunda da değil..kimsenin doğrusu “herkesin doğrusu” olacak diye bişey de yok ..
Kadınlar da kabullenmiş zaten bu durumu..öküz aşkınıza sokayım derken alkışlayan çok kişi kadın mesela….bırakın abi aşkı meşki ,ne aşkı…derken o “yürüüü beee..helal beeee “ diyen destekçiler hep kadın ..ben onu seviyorum..demek istediğini de anlıyorum..ama katılmıyorum ,o ayrı..ve saygı duyuyorum dediklerine…sonuçta anca bu kadar güzel anlatılır içinden geçenler..adam anlatmış..dememiş kaşın güzel gözün güzel sana mı bana mı…sokayım aşkınıza demiş..aikon da yorum yapmış:”penelope ve öküz evlenmeyecekse sorun yok..”
Çok güldüm,keyfim yerine geldi…veeee..benim hayallerden çarkı kırılmış kafada hayaller belirdi hemen :
-yıl ikibinbirmilyon
-aşkıııımm..
-sokayım aşkına..
-sevgilim htırlıyor musun..atışıyorduk senle ..blog vardı yazardım ben ..sen de kızardın filan ..sonra evlendik bak) ne romantik değil mi?
_b.k yedik..saokayım aşkına..
_ama sevgilim ..sen ..o kadar güzel gülüyorsun ki ,bakarken içim açılıyor yeniden aşık oluyorum
-sokayım aşkına..
_aşkım..düşündüm de evlendiğimizden beri başka hiç bi kelime etmedin ..aşkıım…şşş..aşkım
_sokayım aşkına..
bir doğu masalı
anlatmış gene: penelope - 2 Nisan 2010 Cuma
önceki yazdığım konu ve de öküzün yazdıklarına binaen efem.....
sana bi masal anlatayım ben....bunu bana anlatıklarında ben etkilenmiştim...
doğunun masalları -kürt masalları diyeyim daha doğru olur- çok enteresandır..çenesinde dövme olan yaşlı teyzelerden- ki tütün sarıp içerlerken ve de 32 dişin üçte biri altın olarak- uzaklara baka baka sana anlatıklarında etkilenmemen mümkün değildir..yaşadığın hayattan çok uzaktır anlatıkları dünya ..hep bahsettiğim o "daha içeri " kavramını keşfedersin masallarında..onlardan biri...hangi konuydu hatırlamıyorum ,mor poşili teyze,anlatma gereği duydu. çenesindeki bir hilal ,iki yıldız dövmesine yaklaştırdığı sarma sigarayı ateşledi,ondan öğrenerek içtiğim şekliyle ağzından çıkan dumanı hiç boşluk bırakmaksızın burun deliklerine doğru üfledi,her iki delikten içer, doğru hava akımı oluşturan görüntü eşliğinde yarı kısık gözlerle uzaklara bakıp:
"bak hele...sana anlatayım bi masal..kürd masalı ha..yabana atmayasan..büyüh şıhlar anlatmış.şıhlar boştan anlatmaz..
vakti zamanında aha şu fıratın diğer yakasında bir delikanlı ne etmiş nasıl etmişse diğer yakadan bir kadına aşık olmuş..sal la karşıya geçerken görmüş kadını.karşıda oturduğunu bilmiş.aşık olmuş .gecelerce kadının karşıdaki ışığına bakmış..akılsız çocuk,hangi ışık onunki bilmez ki...ama bakmış..bi gün görmüş ki gece yarısı nehrin kıyısından karşıya bakan yalnız o değildir.karşıdan bakan bi kadın var onun gibi..bilmiş kadın odur.sevdiği kadında aynı derde düşmüş karşı kıyıya bakar..delikanlı koşmak istemiş,kanadı olsa uçmak istemiş...karşıya geçmek ,ona sarılmak istemiş..lakin fırat zorlu...taşkın..oğlan yüzme bilmezz.can havliyle atmış kendini suya.durduramamış artık içini.gitmek istemiş kadına...çırpınmış,sularla boğuşmuş,suları yutmuş.fırat onu almış,karşıya geçirmiş...
ne ettin deli oğlan demiş kadın..ölecektin az daha....
ben sana sevdalanmışım demiş oğlan ..yüzme de bilmem ..ama geldim..aştım suları geldim..sarılmışlar..ağlaşmışlar..sevmişler o gece..sonra oğlan bulutlarda uçar gibi geçmiş yüzerek karşı kıyıya...bir süre hep geceleri buluşmuş aşıklar..oğlan suları yarmış gelmiş..kadın uğurlarken onu eli yüreğinde beklemiş..
ve bi gün sarılıp uyurken ikisi.kadın oğlana bakmış,saçlarını okşamış..oğlan kadına dönmüş
senin şu gözün şaşı mı..
demiş..kadın irkilmiş...kendini çekmiş..biraz kırık ,biraz korkak
sen bu gece evine dönme...demiş..
olmaz demiş oğlan ...dönemem gerek
dönme demiş kadın..gitme bu gece...
olmaz demiş oğlan ..neden bu ısrar..
bu gece geçme karşıya ...ölürsün ...demiş kadın
anlamamış oğlan ..neden demiş..kim öldürecek beni
kadın oğlanın güzel yüzünü avuçlarına almış
sen yüzme bilmezsin...seni buraya aşkın getiriyor..bana olan aşkın geçiriyor seni katil sudan...ben doğduğumdan beri bu gözüm şaşıdır..beni tanıdığın da da şaşıydı..seviştiğimizde de..ama öyle aşıktın ki farketmiyordun bile kusurumu..bu kadar aşıktın ..bu aşkla suları aşıp geliyordun bana..ama artık kusurlarımı görmeye başladın ..senin aşkın bitti..bu gece seni götürmez bu su..
oğlan deli saçması demiş ..olur mu öyle şey demiş..hem yorgunum da biraz..gideyim ben..atlamış suya ..karşı kıyıya geçmeye ..daha coşkun gelmiş fırat o gece ona..oysa hergünki gibi..ve yetmemiş kolunun gücü suyu yarmaya...boğulmuş oğlan..
aklıma geldi....neticede hikaye...ama .....aklıma geldi...
sana bi masal anlatayım ben....bunu bana anlatıklarında ben etkilenmiştim...
doğunun masalları -kürt masalları diyeyim daha doğru olur- çok enteresandır..çenesinde dövme olan yaşlı teyzelerden- ki tütün sarıp içerlerken ve de 32 dişin üçte biri altın olarak- uzaklara baka baka sana anlatıklarında etkilenmemen mümkün değildir..yaşadığın hayattan çok uzaktır anlatıkları dünya ..hep bahsettiğim o "daha içeri " kavramını keşfedersin masallarında..onlardan biri...hangi konuydu hatırlamıyorum ,mor poşili teyze,anlatma gereği duydu. çenesindeki bir hilal ,iki yıldız dövmesine yaklaştırdığı sarma sigarayı ateşledi,ondan öğrenerek içtiğim şekliyle ağzından çıkan dumanı hiç boşluk bırakmaksızın burun deliklerine doğru üfledi,her iki delikten içer, doğru hava akımı oluşturan görüntü eşliğinde yarı kısık gözlerle uzaklara bakıp:
"bak hele...sana anlatayım bi masal..kürd masalı ha..yabana atmayasan..büyüh şıhlar anlatmış.şıhlar boştan anlatmaz..
vakti zamanında aha şu fıratın diğer yakasında bir delikanlı ne etmiş nasıl etmişse diğer yakadan bir kadına aşık olmuş..sal la karşıya geçerken görmüş kadını.karşıda oturduğunu bilmiş.aşık olmuş .gecelerce kadının karşıdaki ışığına bakmış..akılsız çocuk,hangi ışık onunki bilmez ki...ama bakmış..bi gün görmüş ki gece yarısı nehrin kıyısından karşıya bakan yalnız o değildir.karşıdan bakan bi kadın var onun gibi..bilmiş kadın odur.sevdiği kadında aynı derde düşmüş karşı kıyıya bakar..delikanlı koşmak istemiş,kanadı olsa uçmak istemiş...karşıya geçmek ,ona sarılmak istemiş..lakin fırat zorlu...taşkın..oğlan yüzme bilmezz.can havliyle atmış kendini suya.durduramamış artık içini.gitmek istemiş kadına...çırpınmış,sularla boğuşmuş,suları yutmuş.fırat onu almış,karşıya geçirmiş...
ne ettin deli oğlan demiş kadın..ölecektin az daha....
ben sana sevdalanmışım demiş oğlan ..yüzme de bilmem ..ama geldim..aştım suları geldim..sarılmışlar..ağlaşmışlar..sevmişler o gece..sonra oğlan bulutlarda uçar gibi geçmiş yüzerek karşı kıyıya...bir süre hep geceleri buluşmuş aşıklar..oğlan suları yarmış gelmiş..kadın uğurlarken onu eli yüreğinde beklemiş..
ve bi gün sarılıp uyurken ikisi.kadın oğlana bakmış,saçlarını okşamış..oğlan kadına dönmüş
senin şu gözün şaşı mı..
demiş..kadın irkilmiş...kendini çekmiş..biraz kırık ,biraz korkak
sen bu gece evine dönme...demiş..
olmaz demiş oğlan ...dönemem gerek
dönme demiş kadın..gitme bu gece...
olmaz demiş oğlan ..neden bu ısrar..
bu gece geçme karşıya ...ölürsün ...demiş kadın
anlamamış oğlan ..neden demiş..kim öldürecek beni
kadın oğlanın güzel yüzünü avuçlarına almış
sen yüzme bilmezsin...seni buraya aşkın getiriyor..bana olan aşkın geçiriyor seni katil sudan...ben doğduğumdan beri bu gözüm şaşıdır..beni tanıdığın da da şaşıydı..seviştiğimizde de..ama öyle aşıktın ki farketmiyordun bile kusurumu..bu kadar aşıktın ..bu aşkla suları aşıp geliyordun bana..ama artık kusurlarımı görmeye başladın ..senin aşkın bitti..bu gece seni götürmez bu su..
oğlan deli saçması demiş ..olur mu öyle şey demiş..hem yorgunum da biraz..gideyim ben..atlamış suya ..karşı kıyıya geçmeye ..daha coşkun gelmiş fırat o gece ona..oysa hergünki gibi..ve yetmemiş kolunun gücü suyu yarmaya...boğulmuş oğlan..
aklıma geldi....neticede hikaye...ama .....aklıma geldi...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
BU BLOG ASLINDA;
biraz günlük ..çokça dün'lük ..ama hepten deli saçması..
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
penelope saklı sandık
herbişey
bi sonraki bölümde..
.