nasıl?
anlatmış gene: penelope - 30 Eylül 2011 Cuma
simit satar gene sana bakarım yeterki sen yanımda ol diyen bi erkek nasıl bi erkektir?
tele-günce
anlatmış gene: penelope - 29 Eylül 2011 Perşembe
08.30
-aloo
-alo..günaydın hakan bey.ekip raporlarını almak için aradım.şimdi hangi ilçeye gidiyorsunuz.xyz diye kayıtlı bende.
-aa..evet penelope hanım.şimdi xyz ye yenı girdik.projeli üyelerin tespitine başlıycaz .bi sonraki adımda abc sınırına yakın olan köyde bi üyemiz var ona uğrıycaz.
-evet..güzel.akşama raporu yetiştirebilecek misiniz hakan bey.
-elimden geleni yapıyorum penelope hanım.işte biraz araç sıkıntı çıkardı yollar stabilize sıkıntı veriyor ama yapıcam diye düşünüyorum..
-pekiala. Kolay gelsin o halde gün içinde haberleşiriz. Diğer ekibi arıycam şimdi. hoşçakalın
-teşekkürler penelope hanım. Görüşürüz öptüüüm
(öptüüm!!!!???)
2 dk sonra
-alooo
-aloo
-günaydın Ahmet bey.ekip raporlarını almak için aradım.bugün akşama tüm raporlarınızı teslim etmeniz gerekiyor biliyorsunuz.hazır mıdır?
-aa. Evet, penelope hanım son bi köyüm kaldı. ordaki tespitin ardından akşama yetiştiricem inşallah.
-anladım. Bekliyorum o halde Ahmet Bey.
-tamam, penelope hanım. Kolay gelsin
-teşekkürler size de Ahmet bey görüşürüz öptüüümm.
(laaaaaayyynn. Hakan bey kapatırken öptüm deyince ben de Ahmet’in telefonunu öptüm diye kapatıyorum laaaayyyyyyynn alın ağzımdan şu öptümü...
12.00
-alooo
-annee
-naber sıpa. Yerleştin mi?
-ha evet anne arayacaktım seni bende tam. Benden çok yaşayacaksın.
-hadi ordan manyak anneler önce gider. eee naptın okul nası.
-iyi anne. Dersler ilk günden başladı anasını satiim. Sen napıyosun
-napim olum.çakıldım kaldım genel kurula az kaldı projelerin 2. etabına geçtik bi level daha ilerledik anlıycan .öyle ..neyse hadi yemeğini ye sen.akşam ararım seni..
-tamam, anne kendine istediğin gibi bak. öptüüümm
15:30
-alo
-aloooo
-hocam merhabalar ,penelope ..nasılsınız.müsait miydiniz?
-aaa pene, elbette güzelim napıyosun
-iyim hocam. İşler yoğun yine. ipard programlarının son günleri.
-aaa evet nasıl gidiyor.
-fiyat tekliflerinden öldüm hocam..ama atlatıcaz..hocam şey için aradım .hani bizim şu ek dergi.oraya proje hakkında yazı yazacaktınız,malum onun takibi de bende.mizanpaja girecek dergi sizin yazı eksik..
-aaaa evet canım yaaa. Vallahi o kadar yoğunum ki aklımda ama bi türlü kafamı toplayı yazamıyorum.
-hocam biliyorsunuz bu ay özellikle sizin çalışmanıza yer verildi bi açıdan başyazı. O nedenle o olmadan sayfalar bile oturmuyor yerine bu hafta sonlandıra bilir miyiz?
-aaa..evet canım yaa.senin için son bi gayret göstericem sana çook mahcup oldum ama önümüzdeki günlerde Macaristan’a gidiyorum biliyorsun .peki ...bu akşam yazayım onu ben haberleşiriz.
-tamam, hocam muhakkak bekliyorum
-tamam güzelim..görüşüüürrüüüz öptüm
-tamam hocam bende.
ulaaaaaaaaaaaaaaaann.hocayı neden öpüyorum..
22:40
-aloo
-alo
-napıyosun
-alpeer. Sen misin?
-sesimi unuttun sanırım
-bi an tanıyamadım kusura bakma ..yeni mi numara
-evet yeni..nasılsın sesin soluğun çıkmıyor
-işler sıkı biraz.biraz da sorunlu..bi yandan yarım kalan işi yapıyorum bi yandan kurum olarak soruşturma geçiriyoruz.
-hmmm bitmedi mi o mesele..
-bitecek gibi değil.
-yerleşemedin yıne yani
-gidemedim hayır. Eve de depozit ödemiştim. Onu almaya çalışıyorum geri
-ev sahibinin numarasını adını filan ver alırım ben.
-yok, gerek yok hallederim ben
-halledemezsin. Bilirim ben öyle adamları. Avukatın olarak arıycam ver sen.
-iyi peki..napıyosun
-iyi sayılır. Sen napıyorsun. En son biriyle görüşüyorum demiştin. noldu
-görüşüyorum devam işte
-çok yalan..o kadar belli ki..
-bişi sorucam..neden erkekler..
-hiiiç bana neden erkekler şöyle böyle adı genelleşmiş bişey sorma. Özetle şunu söyliim sana
Erkeler iki çeşittir
İlkinin önüne hiç yokuş çıkmaz..yanı karşısındakini kadın olarak görür.uzun,kısa,zayıf,şişman gibi kategorilere ayırsa bile kadın kadındır iki bacak arasıyla düşünür. her şey fizikseldir, yaratılma gayesi bile o gibidir. Onların söyleyeceği kelimeler vaaddler ya da davranışlar tek tiptir.güvenilmez ,senın romantizmin onun eğlencesidir.
2. cenah ise
o 'nu sever. o vardır, ondan başka yoktur. Pek vaadde bulunmazlar daha sıradan daha normaldirler. Birilerini amiyane tabirle 'tavlamak ' için atraksiyonlar yapmazlar. Kafalarında bi o vardır.
misal,”o” bi kurşun kalemdir değil mi..önünde mürekkep denizi olsa dönüp bakmaz.bi damlasından faydalanmaz.ille de o kurşun kalemdir.onlar da azdır sayıca.ve de sevilmezler lanet olsun.
şimdi ne soracaksan bu kategorilere göre sor.
-yook bişi sormiycam
-uykun mu var
-evet..çok
-uyu o halde sen
-tamam .sonra konuşuruz olur mu?
-olur.
-peki öptüm
-öptün mü..sen mi..sen telefonu asla öptüm diye kapamazsın iyi misin?
-amaaaaaann yaaaaaa..bu gün sabah ilk telefon görüşmemi bi ekip arkadaşıyla yaptım o da kazara teli kapatırken öptüm dedi.bu gün nedense bütün telefonları ya ben öptüm diye kapıyorum ya karşımdaki.anlamadım ki lanet midir nedir
-aloo
-alo..günaydın hakan bey.ekip raporlarını almak için aradım.şimdi hangi ilçeye gidiyorsunuz.xyz diye kayıtlı bende.
-aa..evet penelope hanım.şimdi xyz ye yenı girdik.projeli üyelerin tespitine başlıycaz .bi sonraki adımda abc sınırına yakın olan köyde bi üyemiz var ona uğrıycaz.
-evet..güzel.akşama raporu yetiştirebilecek misiniz hakan bey.
-elimden geleni yapıyorum penelope hanım.işte biraz araç sıkıntı çıkardı yollar stabilize sıkıntı veriyor ama yapıcam diye düşünüyorum..
-pekiala. Kolay gelsin o halde gün içinde haberleşiriz. Diğer ekibi arıycam şimdi. hoşçakalın
-teşekkürler penelope hanım. Görüşürüz öptüüüm
(öptüüm!!!!???)
2 dk sonra
-alooo
-aloo
-günaydın Ahmet bey.ekip raporlarını almak için aradım.bugün akşama tüm raporlarınızı teslim etmeniz gerekiyor biliyorsunuz.hazır mıdır?
-aa. Evet, penelope hanım son bi köyüm kaldı. ordaki tespitin ardından akşama yetiştiricem inşallah.
-anladım. Bekliyorum o halde Ahmet Bey.
-tamam, penelope hanım. Kolay gelsin
-teşekkürler size de Ahmet bey görüşürüz öptüüümm.
(laaaaaayyynn. Hakan bey kapatırken öptüm deyince ben de Ahmet’in telefonunu öptüm diye kapatıyorum laaaayyyyyyynn alın ağzımdan şu öptümü...
12.00
-alooo
-annee
-naber sıpa. Yerleştin mi?
-ha evet anne arayacaktım seni bende tam. Benden çok yaşayacaksın.
-hadi ordan manyak anneler önce gider. eee naptın okul nası.
-iyi anne. Dersler ilk günden başladı anasını satiim. Sen napıyosun
-napim olum.çakıldım kaldım genel kurula az kaldı projelerin 2. etabına geçtik bi level daha ilerledik anlıycan .öyle ..neyse hadi yemeğini ye sen.akşam ararım seni..
-tamam, anne kendine istediğin gibi bak. öptüüümm
15:30
-alo
-aloooo
-hocam merhabalar ,penelope ..nasılsınız.müsait miydiniz?
-aaa pene, elbette güzelim napıyosun
-iyim hocam. İşler yoğun yine. ipard programlarının son günleri.
-aaa evet nasıl gidiyor.
-fiyat tekliflerinden öldüm hocam..ama atlatıcaz..hocam şey için aradım .hani bizim şu ek dergi.oraya proje hakkında yazı yazacaktınız,malum onun takibi de bende.mizanpaja girecek dergi sizin yazı eksik..
-aaaa evet canım yaaa. Vallahi o kadar yoğunum ki aklımda ama bi türlü kafamı toplayı yazamıyorum.
-hocam biliyorsunuz bu ay özellikle sizin çalışmanıza yer verildi bi açıdan başyazı. O nedenle o olmadan sayfalar bile oturmuyor yerine bu hafta sonlandıra bilir miyiz?
-aaa..evet canım yaa.senin için son bi gayret göstericem sana çook mahcup oldum ama önümüzdeki günlerde Macaristan’a gidiyorum biliyorsun .peki ...bu akşam yazayım onu ben haberleşiriz.
-tamam, hocam muhakkak bekliyorum
-tamam güzelim..görüşüüürrüüüz öptüm
-tamam hocam bende.
ulaaaaaaaaaaaaaaaann.hocayı neden öpüyorum..
22:40
-aloo
-alo
-napıyosun
-alpeer. Sen misin?
-sesimi unuttun sanırım
-bi an tanıyamadım kusura bakma ..yeni mi numara
-evet yeni..nasılsın sesin soluğun çıkmıyor
-işler sıkı biraz.biraz da sorunlu..bi yandan yarım kalan işi yapıyorum bi yandan kurum olarak soruşturma geçiriyoruz.
-hmmm bitmedi mi o mesele..
-bitecek gibi değil.
-yerleşemedin yıne yani
-gidemedim hayır. Eve de depozit ödemiştim. Onu almaya çalışıyorum geri
-ev sahibinin numarasını adını filan ver alırım ben.
-yok, gerek yok hallederim ben
-halledemezsin. Bilirim ben öyle adamları. Avukatın olarak arıycam ver sen.
-iyi peki..napıyosun
-iyi sayılır. Sen napıyorsun. En son biriyle görüşüyorum demiştin. noldu
-görüşüyorum devam işte
-çok yalan..o kadar belli ki..
-bişi sorucam..neden erkekler..
-hiiiç bana neden erkekler şöyle böyle adı genelleşmiş bişey sorma. Özetle şunu söyliim sana
Erkeler iki çeşittir
İlkinin önüne hiç yokuş çıkmaz..yanı karşısındakini kadın olarak görür.uzun,kısa,zayıf,şişman gibi kategorilere ayırsa bile kadın kadındır iki bacak arasıyla düşünür. her şey fizikseldir, yaratılma gayesi bile o gibidir. Onların söyleyeceği kelimeler vaaddler ya da davranışlar tek tiptir.güvenilmez ,senın romantizmin onun eğlencesidir.
2. cenah ise
o 'nu sever. o vardır, ondan başka yoktur. Pek vaadde bulunmazlar daha sıradan daha normaldirler. Birilerini amiyane tabirle 'tavlamak ' için atraksiyonlar yapmazlar. Kafalarında bi o vardır.
misal,”o” bi kurşun kalemdir değil mi..önünde mürekkep denizi olsa dönüp bakmaz.bi damlasından faydalanmaz.ille de o kurşun kalemdir.onlar da azdır sayıca.ve de sevilmezler lanet olsun.
şimdi ne soracaksan bu kategorilere göre sor.
-yook bişi sormiycam
-uykun mu var
-evet..çok
-uyu o halde sen
-tamam .sonra konuşuruz olur mu?
-olur.
-peki öptüm
-öptün mü..sen mi..sen telefonu asla öptüm diye kapamazsın iyi misin?
-amaaaaaann yaaaaaa..bu gün sabah ilk telefon görüşmemi bi ekip arkadaşıyla yaptım o da kazara teli kapatırken öptüm dedi.bu gün nedense bütün telefonları ya ben öptüm diye kapıyorum ya karşımdaki.anlamadım ki lanet midir nedir
yaşlanıyorum
anlatmış gene: penelope - 26 Eylül 2011 Pazartesi
kardeşim sandıkları bu adam oğlum benim..aynı kitabı okuduğum,aynı filmi izlediğim..sakallarını kesmediğinde babam...yanımda yürürken kardeşim..boynuna sarılıp ağladığımda sevdiğim...kucağıma yatıp uyuduğunda oğlum..
allah herkesin evladını bağışlasın..zarar vermesin..okuluna yolladım bugün..kolu yaralandığından beri kesmek istemediği sakallrını kestik.daha çocuk yaptık onu.gönderdim..peşinden canımı da yolladım sanki.bilgisayarımı açtım ,sigaramı yaktım.daha sağlamdım ağlamadım.ekran açıldı..resmini masaüstüne koymuş.bilgisayarımı açar açmaz onunla karşılaştım.masasüstünde anneme demiş bir word sayfasına..
anneme..
gözlerim dolarak açtım.şimdiden özledim.
"anneme
sırtına sağlam bişeyler giy..çok içme.sigarayı da çok içme.karaciğerini kurtarsak köfte dudaklarını kurtaramayız dudak kanseri diye bişey var.bana lazımsın.şimdi sen ağlarsın.ağlama be.hiç yakışmıyor.burnun kocaman oluyor kıpkırmızı da.atletimi tişörtümü koklama sakın komik oluyor.kek yapmayı beceremıyorsun derhal öğren.çok para kazanmaya gayret etme herşeyimiz var çok şükür.okul bitsin çalışma da artık ben çalışırım.mesai yapma eve geç gelme.gelir gelmez beni ara.evlenme.:))bi de yapabiliyorsan düşük bel pantolon giyme anne giymee.
herşeye rağmen seni çok sevıyorum.söylemiş miydim.
not: anne o müzik kutusunu ben kırmadım.kız arkadaşım gelmişti eve sana söylemedim o çarptı yanlışlıkla kırıldı.söylemeyecektım ama yalan söylemek kötü bir his.onun için söyledim.aynısından bulursam alırım."
çocuklarının her biri memleketin bi köşesine dağılmış ,özlemlerinden her gün yanan yaşlı bi teyze dinlemiştim çok eskiden .derdi ki: "ana olacağıma bi duvarın dibinde taş olaydım."şimdi anlıyorum.....
.......
SONRADAN EKLEME
.......
aklıma anılar gelıyor onunla alakalı.
kedimiz alex e çıngırak almıştım.nedense alex ses çıkaran oyuncaklara bayılırdı.Efe daha küçük ,ne kadar desem 4 yaşında belki.en fazla....ondan çıngırağı istedim alexe getirmesini.çıngırağın ses çıkarmasını sağlayan taşları içinden düşmöüş ses çıkarmıyordu .hiç unutamadığım dialogumuz şu:
-efe..çıngırağı getirirmisin.
(kulağına yaklaştırdı ve salladı.sonra kocaman gözlerini açrak)
-çıngırmıyo ki annee...
:))))
......
bademcik problemimiz vardı sık sık ateşi çıkardı bu nedenle.ben de ilaç kullanmadan ateşinmi düşürmeye çalışırdım.nerden öğrendimse sirkeli su yapıp alnına sürerdim sabaha kadar bi kaç kez değiştirirdim.
bi gün işten geldim çook başım ağrıyor.yorgunum da .kanepeye uzandım.her zamanki gibi değildim ,yani gelirgelmez at olmadım sırtıma binmedi.ne bileyım uçak oynamadık,evde koşturmadım.ya da en sevdiği oyun "yengeç kıskacı" yapmadık.(ellerimi derince açar dört parmağımı birleşirir başparmağıma doğru yengeç kıskacı gibi açıp kapatır,
-bu yengeeeeeeçç çoooook fazlaaaa acıkmıııışşş.yemek yemesi gereeeeeeeekkkkk
diyerek çocuğun üstüne ütüne koşup ,o kaçarken bi köşede yakalıyıp kıstırıp,kıskaçlarımla pipisini sıkıştıtrır ve
-ööggghhh çok şükür doyydduummm deyip yatağa uzanmadım:)))(farkındayım sapıkça ama oyun işte)
gelir gelmez yattım.anaokuluna gidiyordu o zamanlar sapsarı bişeydi.
yanıma gelip sordu:
-annecim..hastamısın
-evet bebeğim.azcık galiba.
-ilaç içt6inmi.
-yok bebeğim .çok hasta değilim azcık.biraz dinleneyım geçer.
eliyle ateşime baktı.sonra buzdolabından sıvıyağı alıp bi kutunun içine suyla beraber koymuş,içine şampuan eklemiş..kendi fanilasını içine sokmuş yarım yamalak sıkmış tam uyurken alnıma koydu.sıçrayarak uyandım.yüzüden yağlı ve köpüklü sular akıyordu.
-napıyorsun oğlum
-ateşin var da anne.sana sirkeli su yaptım.bi de şampuan koydum içine sirkeli su kötü kokmasın diye...
........
allah herkesin evladını bağışlasın..zarar vermesin..okuluna yolladım bugün..kolu yaralandığından beri kesmek istemediği sakallrını kestik.daha çocuk yaptık onu.gönderdim..peşinden canımı da yolladım sanki.bilgisayarımı açtım ,sigaramı yaktım.daha sağlamdım ağlamadım.ekran açıldı..resmini masaüstüne koymuş.bilgisayarımı açar açmaz onunla karşılaştım.masasüstünde anneme demiş bir word sayfasına..
anneme..
gözlerim dolarak açtım.şimdiden özledim.
"anneme
sırtına sağlam bişeyler giy..çok içme.sigarayı da çok içme.karaciğerini kurtarsak köfte dudaklarını kurtaramayız dudak kanseri diye bişey var.bana lazımsın.şimdi sen ağlarsın.ağlama be.hiç yakışmıyor.burnun kocaman oluyor kıpkırmızı da.atletimi tişörtümü koklama sakın komik oluyor.kek yapmayı beceremıyorsun derhal öğren.çok para kazanmaya gayret etme herşeyimiz var çok şükür.okul bitsin çalışma da artık ben çalışırım.mesai yapma eve geç gelme.gelir gelmez beni ara.evlenme.:))bi de yapabiliyorsan düşük bel pantolon giyme anne giymee.
herşeye rağmen seni çok sevıyorum.söylemiş miydim.
not: anne o müzik kutusunu ben kırmadım.kız arkadaşım gelmişti eve sana söylemedim o çarptı yanlışlıkla kırıldı.söylemeyecektım ama yalan söylemek kötü bir his.onun için söyledim.aynısından bulursam alırım."
çocuklarının her biri memleketin bi köşesine dağılmış ,özlemlerinden her gün yanan yaşlı bi teyze dinlemiştim çok eskiden .derdi ki: "ana olacağıma bi duvarın dibinde taş olaydım."şimdi anlıyorum.....
.......
SONRADAN EKLEME
.......
aklıma anılar gelıyor onunla alakalı.
kedimiz alex e çıngırak almıştım.nedense alex ses çıkaran oyuncaklara bayılırdı.Efe daha küçük ,ne kadar desem 4 yaşında belki.en fazla....ondan çıngırağı istedim alexe getirmesini.çıngırağın ses çıkarmasını sağlayan taşları içinden düşmöüş ses çıkarmıyordu .hiç unutamadığım dialogumuz şu:
-efe..çıngırağı getirirmisin.
(kulağına yaklaştırdı ve salladı.sonra kocaman gözlerini açrak)
-çıngırmıyo ki annee...
:))))
......
bademcik problemimiz vardı sık sık ateşi çıkardı bu nedenle.ben de ilaç kullanmadan ateşinmi düşürmeye çalışırdım.nerden öğrendimse sirkeli su yapıp alnına sürerdim sabaha kadar bi kaç kez değiştirirdim.
bi gün işten geldim çook başım ağrıyor.yorgunum da .kanepeye uzandım.her zamanki gibi değildim ,yani gelirgelmez at olmadım sırtıma binmedi.ne bileyım uçak oynamadık,evde koşturmadım.ya da en sevdiği oyun "yengeç kıskacı" yapmadık.(ellerimi derince açar dört parmağımı birleşirir başparmağıma doğru yengeç kıskacı gibi açıp kapatır,
-bu yengeeeeeeçç çoooook fazlaaaa acıkmıııışşş.yemek yemesi gereeeeeeeekkkkk
diyerek çocuğun üstüne ütüne koşup ,o kaçarken bi köşede yakalıyıp kıstırıp,kıskaçlarımla pipisini sıkıştıtrır ve
-ööggghhh çok şükür doyydduummm deyip yatağa uzanmadım:)))(farkındayım sapıkça ama oyun işte)
gelir gelmez yattım.anaokuluna gidiyordu o zamanlar sapsarı bişeydi.
yanıma gelip sordu:
-annecim..hastamısın
-evet bebeğim.azcık galiba.
-ilaç içt6inmi.
-yok bebeğim .çok hasta değilim azcık.biraz dinleneyım geçer.
eliyle ateşime baktı.sonra buzdolabından sıvıyağı alıp bi kutunun içine suyla beraber koymuş,içine şampuan eklemiş..kendi fanilasını içine sokmuş yarım yamalak sıkmış tam uyurken alnıma koydu.sıçrayarak uyandım.yüzüden yağlı ve köpüklü sular akıyordu.
-napıyorsun oğlum
-ateşin var da anne.sana sirkeli su yaptım.bi de şampuan koydum içine sirkeli su kötü kokmasın diye...
........
benim mezar taşlarım varr..irili ufaklııı:)
anlatmış gene: penelope - 16 Eylül 2011 Cuma
her taşındığım şehirde, orda bi kaç sene yerleşeceksem eğer ve yerleşmem kesinleşiince önce ev tutarım,sonra şehrin mezarlığına gider 1983 de hayata gözlerini yummuş bi erkek bi de kadın mezarı bulurum mümkünse yanyana olsun ...ve mümkünse hemen hemen hiç ziyaretçisi olmasın ..bi kaç hafta sonu gidince belli ediyor zaten kendini...sonra mütemadiyen ziyaret eder çiçek koyarım konuşurum bazan.ağladığım da olur duruma göre...büyükannemin duasından ederim "okuduğum dualardan hasıl olan sevabı onun ruhu tayyibesine hesiye ettim,haberdar et allahım,ruhunu şadu handan et allahım,günahlarını affet allahım."
sessizce bi köşeye çekilir oğlunun mezarı başında dua okur ve kısık bi sesle böyle derdi.gelinini oğlunun ölümünden sorumlu tuttuğu için aynı kabristanda tutmamıştı,ailesinin yanına göndermişlerdi kadıncağızı taaaa kilometrelerce uzağa..beraber ölüme gitmişlerdi ama beraber kalamamışlardı.oğlunu ne kadar uzağa taşısada ruhlarının beraberliğini engelleyemezdi ya,ama o bile bi tatmindi sanırım..
arada gidip görebileceğim ,dua okuyup çiçek koyabileceğim bi yeri bile yok..tu...ben bu formülü bulana kadar.ilk ankarada yaptım.kabristana gidip iki mezar taşına ağladım oğlumun babası gittiğinde ..şimdi benımle beraber gittiğim her şehirde bi annem ve bi babam var..küçük bi krallığımız oldu onlarla ..hepsi nur içinde yatsın..
sessizce bi köşeye çekilir oğlunun mezarı başında dua okur ve kısık bi sesle böyle derdi.gelinini oğlunun ölümünden sorumlu tuttuğu için aynı kabristanda tutmamıştı,ailesinin yanına göndermişlerdi kadıncağızı taaaa kilometrelerce uzağa..beraber ölüme gitmişlerdi ama beraber kalamamışlardı.oğlunu ne kadar uzağa taşısada ruhlarının beraberliğini engelleyemezdi ya,ama o bile bi tatmindi sanırım..
arada gidip görebileceğim ,dua okuyup çiçek koyabileceğim bi yeri bile yok..tu...ben bu formülü bulana kadar.ilk ankarada yaptım.kabristana gidip iki mezar taşına ağladım oğlumun babası gittiğinde ..şimdi benımle beraber gittiğim her şehirde bi annem ve bi babam var..küçük bi krallığımız oldu onlarla ..hepsi nur içinde yatsın..
günebakan
anlatmış gene: penelope - 12 Eylül 2011 Pazartesi
oğlumun alçısı çıktı..
sağ elini eskisi gibi kullanamayacağını açıkladı dr.levent bey..kıyamete üç gün kaldığını açıklar gibi..göktaşının dünyaya yaklaştığını açıklar gibi..güneşin hiç doğmayacağını açıklar gibi..
"belki.." dedi "belki ilerde bi operasyona daha ihtiyaç olabilir.şimdilik baş parmağı ve işaret parmağını birbirine bitişikmiş hissiyle kullanacak...ama belkı zamanla..."belki..."
tıp kadar keskin bir bilimin belki demesi bana yıne yaprakmışım hissini veriyor..yaprakmışım aslında,rüzgar sürükluyormuş ben gidiyormuşum..iradem yokmuş,gitmek istediğim yere gidemiyormuşum...
hastaneden çıktık.rol yaptım.yüzümde umutla dolu gülümsemeyle oğluma baktım.
-bu iyileşir.
dedim sadece
-bu iyileşir .çünkü bu senin kolun..
hadi sinemaya gidelim ,dedim.doğru düzgün bişey bulamadık.bi cafeye gittik.akşama doğru canlı müzik var bekleyın dedi işletmenin sahibi.yapacak daha iyi bi işimiz yoktu.bekledik.bişeyler yedik.terası güzel hem,sigara da içebiliyorum.bekleme sürecinde sürekli konuştu ve ne garip ben sürekli sustum.bu ara herşey kötü..o konuşurken ben sürekli düşündüm.
işimle ilgili ciddi sorunlarım var.dosyaları incelerken yönetime ait karanlık işler gördüm,gördüğümü farkettiler.istanbulda bana ayarladıkları işi bu nedenle ayarlamışlar,uzaklaştırmak için.şimdi gitmelı mıyım ,kalmalı mıyım.faturaların ve kesilen makbuzların hesabını sordum,şeytanın ayrıntıda gizli olduğunu bi kez daha ispatladım..bilmem don kişot olmanın alemi var mı..gidersem kendime ters düşerim,inandığım şeylere ..bi korkak gibi ,çarkın dişlilerinden biri gibi sıradan ..al paranı kapa çeneni,yum gözünü..bilmem...kalırsam da belkı soktuğum çomak dolayısıyla sıkıverirler topuğuma..:)
oğlumun eli...şerefsiz ibnelerin ,karaktersiz ,çocukken tecavüze uğramış oldukları için psikoljıleri bozulmuş diye düşündüğüm aşşağılık sosyopatların küçücük bi çocuğun hayatına mal olan saldırıları....ahhh allahım neden insanların idam cezası istediklerini anlayamazdım..ne biçim insan bunlar derdim...demek böyle bi duyguyla onlar da acı çeksin istiyorlarölsün yokolsunlar istiyorlar..
ve hayatımda en önemli şey oğlumken..onun sağlıyken..ben nelere kafa patlatıyorum..allahım..biri bana dur desin.yok zimmete geçen paralar mış,yok asılsız faturalarmış..yokk kadınları fucbuddy denen o aptal isimle etiketleyenlermiş,o etiketi kendine layık gören salak kadınlar mış...ne kadar küçücüksünüz..bütün sorunlarım..
sonunda geldi..iki genç çocukmuş canlı müzik yapıcak olanlar.ellerinde gitarlatıyla,gündemdeki şarkıları söylediler,talepleri yerine getirdiler.sonra ortam müziği dediğim o müzikleri peçetelerle isteyen tipler gitti,daha elit olduğunu düşündüğüm arka taraftakilerin isteklerine göre diğerlerine göre daha kaliteli olan parçalar çalındı.insanlar azaldı..üç beş masa kalınca efe müsade istedi benden,lavaboya gidecek sandım.kalktı,gitar çalan çocukların yanına gitti,eğilip bişeyler söyledi.evet dedim oğlum benım için şarkı istiyor.
sonra çocuk gülümseyerek kalktı,gitarını Efe'ye verdi.Efe oturdu.
hem şaşkın hem endişeliydim.demoralize olmasından korktum,çalamayacak çünkü parmakları yengeç kıskacı gibi duruyor.ama ona cesaret veren bi bakışla baktım.
sanki sanatçıymış gibi mikrofonu ayarladı,önce bi sesi patladı mikrofonda sonra düzeldi.
-anneme sürpriz yapmak istiyorum.
dedi.birden gitarı her zaman tutuuğu şekilden farklı yöne çevirdi.ve sol eliyle çalmaya başladı.!! sol elini kullanabiliyor mu..ve....
en sevdiğim şarkıyı çalmaya başladı..tempo eşliğinde...:)))
hem eşlik ettim hem ağladım..herkesi de coşturdu...o kadar muhteşemdi....
varyaaa...işte bu hayat....bi çiçek solar başkası açar..bi umut biter yenısı başalar..
oğlum iyi olucak..ve ..elbette umrumda devleti soyanlar..elbette umurumda faturalar..
ve elbette umurumda kadınlara fuckbuddy deıye bi müessesyı dayatmaya çalışan ve hatta onu hoş gösteren insanlar..yat ve git,mantığını doğrulayan savunan ve onun şakşakçılığını yapan kadınalr.kültür erezyonu elbette umurumda.penisini doyuran ruhu açlar.ve bunu özgürlük,aşkı ,romantizmi kezbanlık sayan kadınlar ve erkekler..elbette umurumda....sizin bozduğunuz dünyaya ben evlat gönderiyorum .elbette umurumda....
keyfime diyecek yoookk..eşlik ediyorum bendeeeeeeee:)))
sağ elini eskisi gibi kullanamayacağını açıkladı dr.levent bey..kıyamete üç gün kaldığını açıklar gibi..göktaşının dünyaya yaklaştığını açıklar gibi..güneşin hiç doğmayacağını açıklar gibi..
"belki.." dedi "belki ilerde bi operasyona daha ihtiyaç olabilir.şimdilik baş parmağı ve işaret parmağını birbirine bitişikmiş hissiyle kullanacak...ama belkı zamanla..."belki..."
tıp kadar keskin bir bilimin belki demesi bana yıne yaprakmışım hissini veriyor..yaprakmışım aslında,rüzgar sürükluyormuş ben gidiyormuşum..iradem yokmuş,gitmek istediğim yere gidemiyormuşum...
hastaneden çıktık.rol yaptım.yüzümde umutla dolu gülümsemeyle oğluma baktım.
-bu iyileşir.
dedim sadece
-bu iyileşir .çünkü bu senin kolun..
hadi sinemaya gidelim ,dedim.doğru düzgün bişey bulamadık.bi cafeye gittik.akşama doğru canlı müzik var bekleyın dedi işletmenin sahibi.yapacak daha iyi bi işimiz yoktu.bekledik.bişeyler yedik.terası güzel hem,sigara da içebiliyorum.bekleme sürecinde sürekli konuştu ve ne garip ben sürekli sustum.bu ara herşey kötü..o konuşurken ben sürekli düşündüm.
işimle ilgili ciddi sorunlarım var.dosyaları incelerken yönetime ait karanlık işler gördüm,gördüğümü farkettiler.istanbulda bana ayarladıkları işi bu nedenle ayarlamışlar,uzaklaştırmak için.şimdi gitmelı mıyım ,kalmalı mıyım.faturaların ve kesilen makbuzların hesabını sordum,şeytanın ayrıntıda gizli olduğunu bi kez daha ispatladım..bilmem don kişot olmanın alemi var mı..gidersem kendime ters düşerim,inandığım şeylere ..bi korkak gibi ,çarkın dişlilerinden biri gibi sıradan ..al paranı kapa çeneni,yum gözünü..bilmem...kalırsam da belkı soktuğum çomak dolayısıyla sıkıverirler topuğuma..:)
oğlumun eli...şerefsiz ibnelerin ,karaktersiz ,çocukken tecavüze uğramış oldukları için psikoljıleri bozulmuş diye düşündüğüm aşşağılık sosyopatların küçücük bi çocuğun hayatına mal olan saldırıları....ahhh allahım neden insanların idam cezası istediklerini anlayamazdım..ne biçim insan bunlar derdim...demek böyle bi duyguyla onlar da acı çeksin istiyorlarölsün yokolsunlar istiyorlar..
ve hayatımda en önemli şey oğlumken..onun sağlıyken..ben nelere kafa patlatıyorum..allahım..biri bana dur desin.yok zimmete geçen paralar mış,yok asılsız faturalarmış..yokk kadınları fucbuddy denen o aptal isimle etiketleyenlermiş,o etiketi kendine layık gören salak kadınlar mış...ne kadar küçücüksünüz..bütün sorunlarım..
sonunda geldi..iki genç çocukmuş canlı müzik yapıcak olanlar.ellerinde gitarlatıyla,gündemdeki şarkıları söylediler,talepleri yerine getirdiler.sonra ortam müziği dediğim o müzikleri peçetelerle isteyen tipler gitti,daha elit olduğunu düşündüğüm arka taraftakilerin isteklerine göre diğerlerine göre daha kaliteli olan parçalar çalındı.insanlar azaldı..üç beş masa kalınca efe müsade istedi benden,lavaboya gidecek sandım.kalktı,gitar çalan çocukların yanına gitti,eğilip bişeyler söyledi.evet dedim oğlum benım için şarkı istiyor.
sonra çocuk gülümseyerek kalktı,gitarını Efe'ye verdi.Efe oturdu.
hem şaşkın hem endişeliydim.demoralize olmasından korktum,çalamayacak çünkü parmakları yengeç kıskacı gibi duruyor.ama ona cesaret veren bi bakışla baktım.
sanki sanatçıymış gibi mikrofonu ayarladı,önce bi sesi patladı mikrofonda sonra düzeldi.
-anneme sürpriz yapmak istiyorum.
dedi.birden gitarı her zaman tutuuğu şekilden farklı yöne çevirdi.ve sol eliyle çalmaya başladı.!! sol elini kullanabiliyor mu..ve....
en sevdiğim şarkıyı çalmaya başladı..tempo eşliğinde...:)))
hem eşlik ettim hem ağladım..herkesi de coşturdu...o kadar muhteşemdi....
varyaaa...işte bu hayat....bi çiçek solar başkası açar..bi umut biter yenısı başalar..
oğlum iyi olucak..ve ..elbette umrumda devleti soyanlar..elbette umurumda faturalar..
ve elbette umurumda kadınlara fuckbuddy deıye bi müessesyı dayatmaya çalışan ve hatta onu hoş gösteren insanlar..yat ve git,mantığını doğrulayan savunan ve onun şakşakçılığını yapan kadınalr.kültür erezyonu elbette umurumda.penisini doyuran ruhu açlar.ve bunu özgürlük,aşkı ,romantizmi kezbanlık sayan kadınlar ve erkekler..elbette umurumda....sizin bozduğunuz dünyaya ben evlat gönderiyorum .elbette umurumda....
keyfime diyecek yoookk..eşlik ediyorum bendeeeeeeee:)))
mercury reveransı
anlatmış gene: penelope - 5 Eylül 2011 Pazartesi
açmaya doyamadım bugün google ı..mercury nın anısınaaaa......orda bi yerde mutlu olsa....yıldıza dönüşüyorlarmış gidenler.sık sık gökyüzünde kedim alex i görüyorum bu gece bakıcam freddie de orda mı..piyano başında mı..
Mama, just killed a man
Put a gun against his head
Pulled my trigger, now he's dead
Mama, life had just begun
But now I've gone and thrown it all away
.............
herkes gitmiş....bakıyorumda sevdiğim herkes yukarda............
Mama, just killed a man
Put a gun against his head
Pulled my trigger, now he's dead
Mama, life had just begun
But now I've gone and thrown it all away
.............
herkes gitmiş....bakıyorumda sevdiğim herkes yukarda............
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
BU BLOG ASLINDA;
biraz günlük ..çokça dün'lük ..ama hepten deli saçması..
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
sahibinin histerik çıkarımlarından oluşmuş bilog.
penelope saklı sandık
herbişey
bi sonraki bölümde..
.